AİHM ve AYM’den Peş Peşe İhlal Kararları: Türkiye’de Yargı Sistemine Güven Sarsılıyor
AİHM ve AYM, Türkiye’deki terör örgütü üyeliği yargılamalarında sistematik hak ihlalleri yaşandığını ortaya koydu. ByLock kullanımı ve soyut delillerle mahkûmiyetler hukuka aykırı bulundu.
AİHM ve AYM’den Peş Peşe İhlal Kararları: Türkiye’de Yargı Sistemine Güven Sarsılıyor
İYİ AVUKAT / ANKARA
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), “Demirhan ve Diğerleri v. Türkiye” davasında verdiği kararla, Türkiye’deki terör örgütü üyeliği yargılamalarında sistematik hak ihlalleri yaşandığını bir kez daha ortaya koydu. 239 başvurucunun adil yargılanma hakkının ve kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin ihlal edildiğine hükmeden mahkeme, kararını 6’ya 1 oyla aldı. Aynı günlerde Anayasa Mahkemesi (AYM) de Ramazan Topuz başvurusunda benzer ilkeleri kabul ederek önemli bir içtihada imza attı.
AİHM: ByLock Kullanımı Tek Başına Suç Sayılamaz
22 Temmuz 2025 tarihli AİHM kararında, başvurucuların yalnızca ByLock isimli mesajlaşma uygulamasını kullanmış olmaları nedeniyle mahkûm edilmelerinin hukuka aykırı olduğu belirtildi. Mahkeme, bu uygulamanın teknik özelliklerinin kullanıcılar tarafından suç teşkil edecek şekilde öngörülemeyeceğini vurguladı. Ayrıca, savunma tarafının dijital delillere erişiminin kısıtlanması ve mahkemelerin bireysel değerlendirme yapmadan kalıp yargılarla karar vermesi, adil yargılanma hakkının ihlali olarak değerlendirildi.
AYM: Soyut Delillerle Cezalandırma Hukuka Aykırı
AYM, Ramazan Topuz’un bireysel başvurusunda verdiği 19 Kasım 2024 tarihli kararında, cemaat mensubiyetine dair soyut delillerle terör örgütü üyeliği isnadının yapılamayacağını belirtti. Mahkeme, “örgüt toplantılarına katılmak, kapatılan dernek ve sendikalara üyelik, sosyal medya paylaşımları” gibi fiillerin tek başına suç teşkil etmediğini ve bu fiillerin cezai sorumluluk doğuracak şekilde öngörülemez olduğunu ifade etti.
Hukukçular: Sistematik Hak İhlali Var
Hukukçular, AİHM ve AYM kararlarının Türkiye’deki terör örgütü üyeliği yargılamalarında sistematik hak ihlallerini belgelediğini belirtiyor. Özellikle Yüksel Yalçınkaya kararından sonra gelen Demirhan kararı, binlerce benzer dosyada ihlal kararlarının gelebileceğine işaret ediyor. AYM’nin de bu içtihadı genişletmesi ve geçmişte “ihlâl yok” dediği dosyaları yeniden değerlendirmesi gerektiği vurgulanıyor.
Siyasi Boyut: Kadrolaşma Söylemi Tehlikeli
Kararlarda dikkat çeken bir diğer nokta ise “örgütün nihai amacı” tartışması. AYM kararında darbenin nihai amaç olamayacağı, bunun siyasi iktidarı ele geçirmek için kullanılan gayrimeşru bir araç olduğu ifade edildi. “Devlette kadrolaşma” söyleminin ise geçmişte bu yapıyla işbirliği yapan siyasi aktörleri de suç ortağı haline getirebileceği uyarısı yapıldı.
Çözüm Önerisi: AYM Resen İnceleme Yapmalı
Ahmet Battal gibi hukukçular, AYM’nin daha önce incelediği tüm dosyaları bu yeni ilkeler çerçevesinde resen yeniden ele alması gerektiğini savunuyor. Aksi takdirde, her bir hâkimin vicdanen büyük bir vebal altında kalacağı ifade ediliyor. Bu öneri, yargı sistemine olan güvenin yeniden tesis edilmesi için kritik bir adım olarak görülüyor.
Etiketler:
#AİHM #AYM #DemirhanKararı #RamazanTopuz #ByLock #hakihlali #adilyargı #hukukdevleti













