Yazar Lütfullah Kaleli'den Tarihi Uyarı: Türkiye, 100 Yıl Önceki Gibi Yabancı Nüfuz Tehdidi Altında
Yazar Lütfullah Kaleli, Türkiye'nin 100 yıl önceki gibi yabancı nüfuz tehdidi altında olduğunu iddia etti. Siyasetçileri tepkisizlikle suçlayan Kaleli, meclisi yeni yasalar çıkarmaya ve Kızılelma idealine sahip çıkmaya çağırdı.
Yazar Lütfullah Kaleli'den Tarihi Uyarı: "Türkiye, 100 Yıl Önceki Gibi Yabancı Nüfuz Tehdidi Altında"
YEREL GÜNDEM / ANKARA
Yazar Lütfullah Kaleli, kaleme aldığı son köşe yazısında, Türkiye'nin yüz yıl önce Osmanlı Devleti'nin yıkılışına yol açan süreçlere benzer bir "emperyalist" tehditle karşı karşıya olduğunu iddia etti. Kaleli, ülke genelinde kontrolsüzce yayıldığını belirttiği yabancı okullar, kiliseler, şirketler ve dernekler aracılığıyla bir "nüfuz operasyonu" yürütüldüğünü ve gençlerin hedef alındığını savundu. Siyasetçileri ve bazı dini grupları bu duruma karşı tepkisiz kalmakla eleştiren yazar, sivil toplum kuruluşlarına ve meclise "akıl ve bilim çerçevesinde" yasal mücadele çağrısında bulundu.
Osmanlı'nın Yıkılış Sürecine Benzetme
Kaleli, yazısının temel argümanını tarihi bir paralellik üzerine kuruyor. Bundan tam yüz yıl önce, Osmanlı Devleti'nin topraklarının paylaşılmasından hemen önce, yabancı güçlere ait okul ve kiliselerin ülke sathına yayıldığını hatırlatan yazar, bugün de benzer bir tabloyla karşı karşıya olunduğunu belirtti. Kaleli, "Ülkem sahasında yabancı şirketler, resmi ve gayrı resmi kiliseler, yabancı dernekler, kültür evleri yayılmış durumda; bunları kimse sınırlamıyor, dur demiyor," diyerek bu kurumların "başı boş at koşturduğunu" ifade etti. Konya'da yaşanan bazı olayları örnek göstererek, bu faaliyetlerin Türk gençlerini hedef aldığını ve uzun vadede "işbirlikçi" olarak kullanılma riski taşıdığını öne sürdü.
Siyasetçilere ve Dini Gruplara "Tepkisizlik" Eleştirisi
Yazar, bu gelişmelere karşı toplumun farklı kesimlerinden yeterli tepkinin gelmediğini sert bir dille eleştirdi. "Siyasetçilerimizin umurlarında bile değil!" diyen Kaleli, eleştiri oklarını sadece siyasetle sınırlı tutmadı. Tarikatların, sözde dindarların ve "din adına cihat ettiğini iddia edenlerin" de bu milli güvenlik sorununa karşı sessiz kaldığını savundu. Bu tepkisizliğin, yabancı nüfuz faaliyetlerinin daha da cesur hale gelmesine zemin hazırladığını ima etti.
ABD ve Ermenistan Üzerinden "Kafkasya" Uyarısı
Lütfullah Kaleli, bu "emperyalist" faaliyetlerin güncel bir örneği olarak ABD'nin Kafkasya'daki politikalarını gösterdi. "Yüz yıl sonra Kafkaslara dönen emperyalistlerden birisi de ABD! Yüz yıl öncesinde olduğu gibi, yine Ermenileri kullanıyorlar," diyen yazar, Türkiye'nin bu tür jeopolitik hamlelere karşı tarih bilinciyle hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Kaleli, Türkiye'nin aklını ve bilimini kullanarak bu tür engelleri bertaraf etmesi ve kendi toprakları üzerindeki kontrolünü tam olarak sağlaması gerektiğini belirtti.
Çözüm Önerileri: Yeni Yasalar ve "Kızılelma" İdeali
Kaleli, yazısının sonunda bir dizi çözüm önerisi de sunuyor. Sivil toplum kuruluşlarının her şeyi devletten beklemek yerine, bu tür yabancı unsurlarla yasalar çerçevesinde mücadele etmesi gerektiğini söyledi. En önemli görevin ise Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) düştüğünü belirten yazar, "İç güvenlik konusunda yasalarımızda boşluklar oluştuğunu düşünüyorum. Sosyal medyada önüne gelen inanç değerlerimize ve milli değerlerimize saldırıyor. TBMM konuya el atmalı, yeni yasalar çıkarmalıdır," diyerek yasal bir zırh oluşturulması çağrısında bulundu. Kaleli, yazısını, tarih boyunca Türk devletlerinin birbirlerinin yarım kalan işlerini tamamladığı ve "Kızılelma" idealine olan yürüyüşün yeni yöntemlerle devam edeceğine olan inancıyla sonlandırdı. Yazar, "Türk’ün Kızılelma’sını dişlemeye kalkanların dişleri teker teker sökülür. Buna gücümüz yeter!" diyerek kararlı bir mesaj verdi.













