CHP’de Cumhurbaşkanlığı Adaylığı Krizi Derinleşiyor
CHP’de cumhurbaşkanlığı adaylık tartışması büyüyor! Ekrem İmamoğlu, parti içindeki rakiplerini saf dışı bırakmak için harekete geçti. Mansur Yavaş ve Kılıçdaroğlu nasıl bir tutum alacak?
CHP’de Cumhurbaşkanlığı Adaylığı Krizi Derinleşiyor
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) cumhurbaşkanlığı adaylık tartışmaları giderek daha çetin bir mücadeleye dönüşüyor. Eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve bazı siyasi aktörler süreci erken bulsa da, bu tartışmanın temelinde yalnızca zamanlama değil, partinin geleceğini şekillendirecek büyük bir liderlik mücadelesi yatıyor.
Bu kavga, yalnızca kimin cumhurbaşkanı adayı olacağıyla ilgili değil, aynı zamanda CHP’nin “İmamoğlu partisi” olup olmayacağına dair bir mücadele niteliği taşıyor.
İmamoğlu’nun Adaylık Hamlesi ve Parti İçindeki Direniş
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, adaylık sürecini hızlandırarak parti içindeki rakiplerini saf dışı bırakmayı hedefliyor.
İmamoğlu'nun stratejisinin temel noktaları şöyle:
- Kendisini CHP’nin değişmez lideri haline getirmek istiyor.
- Parti içinde kendisine itiraz edenleri tasfiye etmek için erken harekete geçti.
- Yargı ve iktidarla gerilim yaşayarak mağduriyet oluşturmayı planlıyor.
- Mansur Yavaş’ı ve diğer rakiplerini ciddiye almayarak etkisiz bırakmayı hedefliyor.
Bu süreçte Özgür Özel ve yakın ekibi de İmamoğlu’nun yanında duruyor. Veli Ağbaba ve Ali Mahir Başarır gibi isimler, “solculuk” vurgusuyla Mansur Yavaş’a karşı tavır alıyor. Bu durum, Mansur Yavaş’ın CHP içindeki en sıkışmış figürlerden biri haline gelmesine yol açıyor.
Mansur Yavaş İçin Zor Karar
Mansur Yavaş, iki seçenek arasında sıkışmış durumda:
- Tek başına yola devam etmek ve parti içinde yalnızlaşmak,
- Ekrem İmamoğlu’nun siyasi yasak ihtimaline güvenerek beklemek.
Ancak Yavaş’ın, bu mücadelede açık ve net bir duruş sergileyememesi, onun CHP içindeki konumunu daha da zorlaştırıyor.
Son yaptığı açıklamalardan biri bu belirsizliği ortaya koyuyor:
Bir gazetecinin “Adaylık konusunda nasıl bir tutum alacaksınız?” sorusuna emekliler ve asgari ücretlilerin yanında olacağını söyleyerek cevap verdi.
Ancak bu yanıt, CHP içindeki liderlik mücadelesine dair net bir mesaj içermiyordu.
Önseçim Krizi ve Parti İçi Çatlaklar
İmamoğlu, önseçimin yapılacağını iddia etse de, Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi buna şiddetle karşı çıkıyor.
Kılıçdaroğlu ve destekçileri, önseçimin parti tüzüğüne aykırı olduğunu ve 1,6 milyon üyenin sandığa taşınamayacağını savunuyor.
Bu durumda iki ihtimal öne çıkıyor:
- Önseçim yapılırsa ve İmamoğlu kazansa bile, bu zafer bir “Pirus Zaferi” olabilir.
- Önseçim ertelenirse, parti içindeki kavga daha da derinleşebilir.
Sonuç olarak, CHP içindeki bölünme, yalnızca bir adaylık tartışması değil, partinin geleceğini şekillendirecek büyük bir yol ayrımına dönüşmüş durumda.













