İspanya bastırıyor: AB saat değişikliğini bırakacak mı?

İspanya’nın çağrısıyla AB’de mevsimsel saat değişikliği yeniden gündemde. Nitelikli çoğunluk, sağlık–enerji etkileri ve 2026 takvimi tartışılıyor. Brüksel, Belçika

İspanya bastırıyor: AB saat değişikliğini bırakacak mı?
Mevsimsel saat değişikliği Avrupa’da yeniden tartışma konusu.

İspanya bastırıyor: AB saat değişikliğini bırakacak mı?

YEREL GÜNDEM / BRÜKSEL, BELÇİKA –

Tartışmayı yeniden kim alevlendirdi?

Avrupa Birliği’nde saatlerin her yıl mart sonunda bir saat ileri, ekim sonunda bir saat geri alınmasına dayanan düzen uzun süredir eleştiriliyordu. AB Komisyonu 2018’den, Avrupa Parlamentosu ise 2019’dan bu yana uygulamaya son verilmesini destekliyor. Ancak üye devletler ortak bir tercih üzerinde uzlaşamadığı için dosya rafa kalkmıştı. Bu durumu değiştiren, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’in 20 Ekim’de yaptığı çıkış oldu. Madrid yönetimi, saatlerin yılda iki kez değiştirilmesinin enerji tasarrufuna anlamlı katkı sağlamadığını, buna karşın toplumsal ve sağlık bakımından olumsuz etkiler doğurduğunu savunuyor ve uygulamanın 2026’da bitirilmesi çağrısı yapıyor. Sanchez’in hamlesine Finlandiya, Polonya ile AB kurumlarından ilk destekler geldi; konu ulaştırma–telekom–enerji bakanları düzeyinde resmen gündeme alındı.

Brüksel’de süreç nasıl işler?

AB’de saat değişikliğinin kaldırılması için oybirliği şart değil. Nitelikli çoğunluk yeterli: Ülkelerin en az yüzde 55’inin (27’de 15) “evet” demesi ve bu ülkelerin AB nüfusunun en az yüzde 65’ini temsil etmesi gerekiyor. Ancak teknik olarak nispeten basit görünen bu dosya, tek pazarın işleyişi, ulaşım güvenliği, sınır ötesi ticaret ve dijital operasyonlar gibi alanlarda eşgüdüm gerektirdiği için siyasal açıdan hassas. Bu yüzden Komisyon, kararı yeniden tartışmaya açarken üye başkentlerin koordineli hareket etmesi üzerinde ısrar ediyor. Zira eşgüdüm sağlanmadan atılacak adımlar; tarifeler, sefer planları, iş saatleri ve okullar gibi çok sayıda alanda parçalı uygulama riski yaratabilir.

Sağlık ve enerji tartışması nerede düğümleniyor?

Saat değişikliğinin çıkış noktası gün ışığından daha çok yararlanarak enerji tüketimini kısmaktı. Fakat güncel teknoloji, şehir aydınlatması ve çalışma alışkanlıkları göz önüne alındığında tasarruf etkisinin sınırlı olduğuna dikkat çekiliyor. Buna karşılık, yılda iki kez yapılan değişikliğin uyku düzeni, biyolojik ritim ve üretkenlik üzerinde olumsuz etkiler doğurduğunu savunan çalışmalar kamuoyunda yankı buluyor. Uzman görüşleri, özellikle yaşlılar ve kronik hastalığı bulunanların zaman geçişlerine daha duyarlı olduğunu; kısa vadede uykusuzluk, ruh hali dalgalanmaları ve dikkat sorunları, uzun vadede ise toplumsal maliyetlere yol açabileceğini vurguluyor. Ancak “etki çok sınırlı” diyen bir karşı görüş de var; bu kamp, tartışmanın yerel iklim, enlem ve sosyal alışkanlıklar gibi farklara göre değerlendirilmesi gerektiğini savunuyor.

Ülkeler hangi seçeneği seçecek?

Uygulama kaldırılacaksa her ülke kalıcı yaz saati (gün ışığından akşam daha çok yararlanma) ya da kalıcı kış saati (sabahları daha çok gün ışığı) seçeneklerinden birini belirlemek zorunda kalacak. İlk tur müzakereler, üye ülkeler arasında coğrafi konum ve sosyoekonomik gerekçelerle tam bir uzlaşı olmadığını göstermişti. Olası senaryolar şöyle özetlenebilir:

  • Koordineli geçiş: Ülkeler bir takvim üzerinde anlaşır; demiryolu–havacılık–lojistik için tek bir AB geçiş tarihi belirlenir.

  • Bloklar halinde geçiş: Benzer enlemdeki komşular (ör. Benelüks–Fransa–Almanya) kendi aralarında uyumlanır, diğerleri daha sonra eklemlenir.

  • Parçalı geçiş: Bazı ülkeler tek başına karar alır. Bu durumda sınır bölgeleri, iş–okul saatleri ve ulaşımda eşgüdüm maliyeti artar.

Hangi tercih olursa olsun, okul–iş dünyası–ulaşım paydaşlarının katılımıyla yapılacak etki analizi ve geçiş planı kritik önem taşıyor. Dijital altyapılar (takvim uygulamaları, sunucular, zaman damgaları) ve finansal sistemlerin zaman senkronizasyonu için de önceden test edilmiş bir yol haritasına ihtiyaç var.

Zaman çizelgesi ve sonraki adımlar

İspanya’nın çıkışı dosyayı yeniden canlandırdı. Gözler şimdi AB Konseyi’ndeki teknik çalışmalarda. Komisyon, koordineli çözüme kapıyı açık tutarken, Parlamento cephesinde de “mevsimsel değişikliğin sona erdirilmesi” çağrısı yineleniyor. Eğer nitelikli çoğunluk sağlanır ve geçiş planı üzerinde uzlaşma sağlanırsa, 2026 ufku gerçekçi bir hedef olarak masada duruyor. Tersi durumda, dosya yeniden siyasi takvimin alt sıralarına inebilir.


Www.yerelgundem.com