Uzlaşma Umudu: Siyasette Kazan-Kazan Dönemi Mümkün mü?
Akif Beki, siyasette uzlaşma ihtimalini değerlendirdi. Yıkıcı rekabet yerine yapıcı çekişme çağrısı yaptı, yeni anayasa tartışmalarında ortak zeminin mümkün olduğunu yazdı.
Yerel Gündem 
Uzlaşma Umudu: Siyasette Kazan-Kazan Dönemi Mümkün mü?
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
Yıkıcı Rekabet Yerini Yapıcı Siyasete Bırakabilir mi?
Türkiye’de siyasetin uzun süredir içine girdiği kutuplaşma iklimi, toplumsal ve kurumsal alanlarda ciddi aşınmalara yol açarken, iktidarla muhalefetin “birlikte kazanma” ihtimali yeniden gündemde. Gazeteci yazar Akif Beki, bu konuda kaleme aldığı yazısında iktidar ile muhalefetin sıfır toplamlı rekabetten çıkarak ortak fayda zemini arayışına yönelmesi gerektiğini savundu. Beki’ye göre, birlikte kaybetmektense birlikte kazanmak mümkündür ve şartlar bu fırsatı siyasetin önüne koymaktadır.
Beki: “Türkiye kazanacaksa herkes kazansın”
Siyasette uzlaşmanın olanaksız görülmemesi gerektiğini belirten Beki, iktidarın geçmişte “Türkiye kazanacaksa biz kaybetmeye razıyız” anlayışıyla hareket ettiğini hatırlatarak, bugün gelinen noktada bu anlayışın yerini “AK Parti kazanırsa Türkiye kazanır” yaklaşımına bıraktığını vurguladı. Bu çerçevede, “Türkiye kazanacaksa herkes kazansın” söyleminin daha kapsayıcı ve toplumsal fayda odaklı olacağına dikkat çekti.
Bahçeli ve Erdoğan’dan Uzlaşma Çağrısı
Yazıda, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis’te tüm partileri kapsayacak bir “Terörsüz Türkiye Komisyonu” kurulması yönündeki önerisi, siyasette uzlaşma zemini arayanlar için önemli bir fırsat olarak değerlendirildi. Aynı şekilde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, yeni Anayasa çalışmaları için CHP’yi masaya davet etmesi de diyalog için önemli bir adım olarak öne çıkarıldı.
Beki, bu çağrıların ortak bir noktaya evrilebileceğini vurgulayarak, siyasetin kavga değil çözüm üretme sanatı olduğunu hatırlattı.
Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’ndan Anayasa Sinyali
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in yeni anayasa konusunda olumsuz tutumuna rağmen, demokratikleşme ve hukuk devleti adına yapılacak her çalışmaya açık olduklarını belirttiğini hatırlatan Beki, aynı zamanda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da anayasa çalışmalarına karşı çıkmadığını yazdı. İmamoğlu, özgürlükçü ve kuvvetler ayrılığı ilkesine dayanan bir düzenleme için “varız” mesajı verdi.
Bu yaklaşım, muhalefetin “her şeye hayır” diyen bir çizgide olmadığını; ancak anayasanın niteliği konusunda kırmızı çizgiler taşıdığını ortaya koyuyor.
Yeni Bir Anayasa Mümkün mü?
Beki, tarafların aslında ortak zeminde buluşabileceği mesajları verdiğini; ancak esas meselenin “ne üzerinde uzlaşılacağı” olduğunu belirtti. Muhalefetin, anayasa değişikliği konusunda özgürlükçü, demokratik ve yargı bağımsızlığını garanti eden bir içerik talep ettiğini hatırlatan yazar, bu ilkelerin karşılanması hâlinde yeni anayasa sürecinin başlayabileceğini kaydetti.
Bu bağlamda, taraflar arasında “uzlaşma imkânsız değil” vurgusu yapan Beki, kamuoyunun ve ülkenin daha fazla kaybetmeye tahammülü kalmadığı görüşünü dile getirdi.
Yapıcı Çekişme Siyaseti Güçlendirebilir
Yıkıcı rekabetin yerine yapıcı bir çekişmenin konulabileceğini vurgulayan Akif Beki, siyasette farklı görüşlerin çatışmak zorunda olmadığını, tam tersine bir denge oluşturabileceğini ifade etti. Demokrasi, hukuk ve özgürlükler adına ortak paydalarda buluşmanın; hem iktidarın hem muhalefetin kazanmasını sağlayabileceğini savundu.
Siyasetin sorun çözen bir mekanizma hâline gelmesi için bir ihtimal daha her zaman vardır. Akif Beki’nin yazısı, siyasete çağdaş, uzlaşmacı ve yapıcı bir yaklaşımın mümkün olduğunu hatırlatıyor.
