Yargıtay Başkanı Kerkez: İnfaz rejimi toplum beklentilerine göre yeniden düzenlenmeli
Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, adli yıl açılışında dosya yükü ve infaz sistemine dikkat çekerek, infaz rejiminin toplum beklentilerine göre yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyledi. Yargının yalnızca delil ve vicdana dayanması, etik ilkelere bağlılık ve mağdur odaklı tazminat yaklaşımı vurgulandı.
Yargıtay Başkanı Kerkez: “İnfaz rejimi toplum beklentilerine göre yeniden düzenlenmeli”
İYİ AVUKAT / ANKARA
2025–2026 Adli Yıl Açılış Töreni, Yargıtay’daki İsmail Rüştü Cirit Konferans Salonu’nda düzenlendi. Törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan ile yargı mensupları ve davetliler katıldı. Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, konuşmasında dosya yükü, infaz sistemi, yargının bağımsız işleyişi ve etik ilkelere bağlılık başlıklarında dikkat çeken mesajlar verdi.
“Adalet yalnızca mülkün değil, insanlığın da temelidir”
Kerkez, adaletin yönetim tekniğinin ötesinde toplumsal barış, huzur, liyakat ve demokrasinin kurucu unsuru olduğunu vurguladı: “Adalet huzurun, barışın, hoşgörünün, liyakatin, ekonominin, demokrasinin, cumhuriyetin ve insanlığın temelidir. Adalet mülkün temelidir.” Bu yaklaşımın, yeni adli yılın ana çerçevesini belirlemesi gerektiğini kaydetti.
“Yargı, yalnızca delillere ve vicdana dayanmalı”
Yargının dış etkilerden arındırılması gerektiğinin altını çizen Kerkez, “Yargı hiçbir beklenti veya korku içinde olmadan, kamuoyunun ve sosyal medyanın baskısı altında kalmadan; yalnızca gerçekler, deliller ve vicdani kanaatle hareket etmelidir” dedi. Hâkimlerin karar verirken kişisel düşünce ve önyargılarından sıyrılabilmesinin mesleğin temel gereği olduğunu ifade etti.
“420 binden 300 bine indik; yine de bir yüksek mahkeme için korkunç”
Yargıtay’daki dosya yoğunluğuna değinen Kerkez, 2024 itibarıyla dosya sayısının 420 binlerden 300 binlere düştüğünü, yalnızca son bir yılda 313 bin dosyanın karara bağlandığını belirtti. Buna karşın, “Bir yüksek mahkeme için 300 bin dosya sayısı korkunç bir rakamdır” ifadesini kullanarak kalıcı iyileşme için yargı süreçlerinin bütününde yapısal verimliliğin artırılması gerektiğini kaydetti.
“İnfaz rejimi, toplumun beklentilerine göre gözden geçirilmeli”
Kerkez, cezaların yeterince uygulanmadığına dair kamuoyunda yerleşik bir algı bulunduğunu belirterek infaz sisteminde reform çağrısı yaptı: “İnfaz rejimimizin toplumun beklentilerine uygun bir bakış açısıyla yeniden düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Ülkemizde cezanın miktarından ziyade, yeteri kadar infaz edilmediği yönünde ciddi bir algı oluşmuştur.” Devlete karşı işlenen suçlarda maddi zarar giderilene kadar etkili infazın sürmesi gerektiğini de vurguladı.
Manevi tazminat ve mağdur odaklı yaklaşım
Manevi tazminat uygulamalarının mağduriyetin ağırlığı ile daha uyumlu şekilde ele alınması gerektiğini dile getiren Kerkez, “Bir koldan, bir gözden ne kadar paraya vazgeçilebileceği” mantığıyla ölçüm yapılması gerektiğini belirtti. Bu yaklaşımın, hem mağdurun tatminini hem de kamu vicdanını güçlendireceğini ifade etti.
“Etik ilkeler, görevin kendisi kadar önemlidir”
Kamu görevinde bulunan herkes için etik ilkelere sıkı sıkıya bağlılığın vazgeçilmez olduğuna dikkat çeken Kerkez, yazılı olup olmamasından bağımsız şekilde etik kuralların, yapılan işin kabulünü ve itibarını doğrudan etkilediğini söyledi. Konuşmasını, “Adalet bir hâkimin kalbinin en derininde hissettiği duygudur” sözleriyle sonlandırdı.
İyiAvukat.Net’in daha fazla kişiye ulaşması için haberimizi paylaşarak destek olabilirsiniz.
www.iyiavukat.net













