AKP’de zorunlu değişim dalgası: İl başkanlarında geniş kapsamlı revizyon hazırlığı
AKP’de il başkanları düzeyinde başlayan istifa ve görevden almaların, genel merkez yönlendirmesiyle ikinci dalgada da süreceği konuşuluyor. Hedef 2028’e giderken örgütlerde “dinamizm”; risk ise teşkilat içi kırgınlık.
AKP’de “zorunlu değişim” dalgası: İl başkanlarında geniş kapsamlı revizyon hazırlığı
YEREL GÜNDEM / ANKARA
“Gönüllü istifa” değil, merkezden yönlendirme iddiası
AKP’de il başkanları üzerinden başlayan istifa ve görevden alma sürecinin, “gönüllü değişim” başlığıyla duyurulsa da genel merkez talimatıyla yürütüldüğü kulislere yansıdı. Parti kaynakları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşkilatların sahadaki performansından memnun olmadığı, “örgütleri diri tutamayan” il başkanlarıyla yolların ayrıldığı değerlendirmesini aktarıyor. İlk dalgada Elazığ, Muğla, Adıyaman, Niğde, Bitlis, Çanakkale, Ordu ve Tunceli’de yaşanan istifaların devamının geleceği belirtiliyor.
Neden değişim? “Saha zayıflığı” ve “seçmen bağı”
Kulislerde öne çıkan gerekçeler; sahada düşük görünürlük, seçmenle bağın zayıflaması ve yerel yönetimlerle koordinasyon sorunları. Erdoğan’ın, teşkilatlara yönelik son uyarılarında “pasiflik” ve “iletişim eksikliği” başlıklarının altını çizdiği ifade ediliyor. Parti yönetimi, 2028 genel seçimlerine giderken örgütlerde “dinamizm ve yenilenme” arayışında. Bu çerçevede, düşük performans sergilediği düşünülen illerde sert ve hızlı bir revizyon takvimi konuşuluyor.
İlk dalga bitti, ikinci dalga bekleniyor
Ankara kulislerinde, değişimin yalnızca ilk dalga ile sınırlı kalmayacağı görüşü baskın. “Zayıf halka” olarak işaretlenen illerde ikinci ve üçüncü adımların planlandığı, bazı il başkanlarının “uyarı” aldığı ifade ediliyor. Başkent, İzmir ve Adana başta olmak üzere Karadeniz ve İç Anadolu’da da yeni görevden almalar olabileceği iddiaları dillendiriliyor. Genel merkez, süreci “görev değişimi” söylemiyle yönetirken, sahada “zorunlu istifa” algısı güçleniyor.
Risk: Teşkilat içi kırgınlık ve motivasyon kaybı
Değişim hamleleri parti içinde iki farklı yaklaşımı tetikledi. Bir kanat, “yenilenme kaçınılmaz” diyerek adımları desteklerken; diğer kanat “emeklerin görmezden gelinmesi”, ani görev değişimlerinin kırgınlık üretmesi ve saha motivasyonunu zayıflatması riskine dikkat çekiyor. Kurmaylar, “teşkilatı güçlendirelim derken içerde kırgınlıkları artırmayalım” uyarısını sıklaştırmış durumda. Bu nedenle, yeni atamalarda yerel dengelere duyarlı, performans göstergeleriyle ölçülebilir bir çerçeve beklentisi öne çıkıyor.
Strateji: 2028’e giderken “örgüt mimarisi”ni yeniden kurmak
Parti yönetiminin masasında üç başlık öne çıkıyor:
-
Performans bazlı ölçüm: İl ve ilçe örgütleri için saha teması, seçmen memnuniyeti ve kampanya uygulama kapasitesi gibi metriklerle yeni bir değerlendirme sistemi.
-
Yerel-Genel merkez uyumu: Yerel yönetimlerle koordinasyon ve mesaj birliği; “merkez karar—yerel uygulama” hattında hızlı geri bildirim mekanizmaları.
-
Kadro yenilenmesi ve eğitim: Görev değişimlerini, örgüt içi eğitim, dijital saha araçları ve veri odaklı kampanya pratikleriyle desteklemek.
Bu çerçeveyle, hem seçmenle sürekli temas hem de kriz anlarında hızlı refleks verebilen bir örgüt yapısı hedefleniyor.
İletişim yönetimi belirleyici olacak
Süreç, yalnızca atama ve istifalarla değil, iletişim tarzıyla da şekilleniyor. Analistlere göre, “zorunlu istifa” algısı güçlendikçe, parti tabanında aidiyet ve sadakat duygusu zedelenebilir. Bu nedenle, yeni atamaların gerekçeleri ve hedefleri şeffaf biçimde anlatılmadıkça, kadro yenileme hamlesi beklenen sıçramayı üretmeyebilir. Buna karşılık, ölçülebilir performans kriterleri ve açık bir yol haritası eşliğinde yönetilen bir değişim, teşkilatlara “yeniden başlama” motivasyonu kazandırabilir.
Son tablo: “Hızlı revizyon—yüksek risk—yüksek getiri”
AKP’de yaşanan istifa ve görevden almalar, yüksek tempolu bir revizyon sürecine işaret ediyor. Hedef, 2028’e kadar yenilenmiş örgüt mimarisi ile sahada görünür, veriye dayalı ve disiplinli bir kampanya kapasitesi oluşturmak. Ancak bu hedefe giderken, iç kırgınlıkları büyütmeme, yerel dengeleri gözetme ve yeni kadroları hızla sahaya ısındırma başlıkları kritik önemde. Önümüzdeki haftalar, değişimin kapsamı ve temposu kadar, parti tabanındaki yansıması açısından da belirleyici olacak.













