Ayrıcalıklı değil, bedel ödüyoruz: Zafer Şahin, ifadeye çağrılmasına sosyal medyadan tepki gösterdi
Milliyet yazarı Zafer Şahin, sosyal medyadan yaptığı paylaşımla ifadeye çağrılmasına tepki gösterdi; “yandaşlık” algısına itiraz ederken şeffaflık ve adalete erişim sorunlarını gündeme taşıdı.
“Ayrıcalıklı değil, bedel ödüyoruz”: Zafer Şahin, ifadeye çağrılmasına sosyal medyadan tepki gösterdi
YEREL GÜNDEM / İSTANBUL, TÜRKİYE
Sosyal medya paylaşımı gündem oldu
Milliyet gazetesi yazarı Zafer Şahin, karakola ifadeye çağrılmasının ardından sosyal medyada yaptığı paylaşımla yaşananlara tepki gösterdi. Şahin, ismi resmi evrakta “kodlanmış” bir kişinin şikâyeti üzerine ifadeye çağrıldığını belirterek, sürece ilişkin şeffaflık eksikliği ve kendisine çıkarılan ödeme kararını eleştirdi. “Az önce rutin karakol ziyaretimlerimden birini daha gerçekleştirdim” sözleriyle başlayan paylaşım, kısa sürede geniş yankı buldu.
“Şikâyetçi gizli, benim adım açık”
Paylaşımında, “İsmi resmi evrakta kodlanmış bir şahıs şikâyetçi olmuş! Ama benim adım, adresim açık. Savcılık 9 bin lira ödememi istiyor… Peki kim bu şikâyetçi olan? Neden şikâyetçi olmuş? Ne demişim? Hiçbirinin cevabı yok!” ifadelerini kullanan Şahin, adli süreçteki bilgiye erişim sorununa dikkat çekti. Şahin, sosyal medya üzerinden bir hakaret iddiası nedeniyle talep edilen ödemeyi yapmaya hazır olduğunu belirtirken, şikâyetin içeriği ve gerekçesine dair bilgi verilmeyişini eleştirdi.
“Yandaşlık” tartışmasına sert yanıt
“Hani yandaşız ya… Çok ayrıcalıklı bir hayatımız var ya…” diyerek başlayan bölümde Şahin, iktidara yakın olmakla suçlanan gazetecilerin adli-idari süreçlerde “ayrıcalık” sahibi olduğuna dair algıyı reddetti. “Siyaset, bürokrasi, yargı hepsi bize kıyak üstüne kıyak çekiyor ya. Durum bu” ifadesiyle ironi yapan Şahin, gerçekliğin tam tersine işaret ettiğini savundu.
“Firari bir FETÖ şüphelisinin şikâyetiyle de ifade verdim”
Şahin, geçmişte “hakkında casusluk suçlaması olan ve yurt dışına kaçan” bir kişinin şikâyeti üzerine de ifade verdiğini hatırlatarak, özellikle sosyal medya kaynaklı şikâyet mekanizmasının gazetecileri sıklıkla karakola götürdüğünü dile getirdi. “Sokaktaki insan sana aslında sende olmayan bir güce sahipmişsin gibi yaklaşıyor” diyen Şahin, medyadaki görünürlüğün gerçek etkiden bağımsız bir güç algısı yarattığını; bunun da hedef gösterilme veya şikâyet edilme riskini artırdığını öne sürdü.
“Sürekli bedel ödediğini ama görmezden gelindiğini” söyledi
“Sürekli dışlandığını, yok sayıldığını; sürekli bedel ödediğini ama hep görmezden gelindiğini” vurgulayan Şahin, yaşadıklarını “Allah’a havale ediyorum” sözleriyle noktaladı. Paylaşım, medya çalışanlarının maruz kaldığı şikâyet–ifade–ödeme döngüsü ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Hukuki süreç ve ifade özgürlüğü tartışması
Gazetecilerin ve kamuoyunda bilinen isimlerin, sosyal medyadan gelen şikâyetlerle sık sık ifadeye çağrılması, Türkiye’de ifade özgürlüğünün sınırları, kişilik haklarının korunması, hakaret–eleştiri ayrımı gibi başlıklarda süregelen tartışmaları beraberinde getiriyor. Uzmanlara göre, şikâyetçinin kimlik bilgilerinin gizli tutulması belirli durumlarda mağdurun korunması için gerekli görülürken, şikâyetin kapsamı ve gerekçesine dair asgarî bilgilendirme yapılması şüpheli veya sanık hakları açısından önem taşıyor. Şahin’in paylaşımı, şeffaflık, adalete erişim ve ölçülülük ilkelerinin yeniden gündeme taşınmasına neden oldu.
Medyada kutuplaşma ve “ayrıcalık” algısı
Şahin’in “yandaşlık” vurgusu, Türkiye’de medya–siyaset ilişkisine dair kutuplaşma algısını da işaret ediyor. Bir kesim, iktidara yakın kalemlerin yargı ve idare nezdinde ayrıcalık yaşadığını savunurken; karşı argüman, pratik uygulamada gazetecilerin, eleştirel veya destekleyici çizgilerinden bağımsız biçimde şikâyet ve soruşturma süreçlerinden muaf olmadığını ileri sürüyor. Son örnek, “ayrıcalık” tartışmasını somut deneyim üzerinden yeniden tartışmaya açtı.
Sırada ne var?
Paylaşımda bahsi geçen 9 bin liralık ödeme talebi ve şikâyet dosyasının akıbeti, ilerleyen günlerde netleşecek. Gazetecinin dile getirdiği hususlar, sosyal medyada hakaret iddialarının ele alınış biçimi, şikâyetçinin kimliğinin gizlenmesi, bilgiye erişim ve itiraz yolları gibi başlıklarda uygulama birliği ve şeffaflık ihtiyacını gündemde tutuyor.













