Başkan Yardımcısı Vance: ABD İran’a Karşı Savaşa Girebilir
ABD Başkan Yardımcısı Vance, İran’ın nükleer faaliyetlerini durdurmaması halinde, Trump’ın askeri müdahale kararı alabileceğini açıkladı. Beyaz Saray’daki kriz zirvesi ve artan askeri hazırlıklar dünya gündeminde.
Başkan Yardımcısı Vance: ABD İran’a Karşı Savaşa Girebilir
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
Nükleer Gerilimde Kritik Eşik: Askeri Seçenek Masada
ABD ile İran arasında tırmanan nükleer kriz yeni bir boyuta taşındı. Başkan Yardımcısı J.D. Vance, İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerine devam etmesi halinde, Başkan Donald Trump’ın askeri müdahale kararı alabileceğini duyurdu. Vance’in bu açıklaması, Orta Doğu’daki askeri hareketliliğin nedenlerini ve Washington’un olası adımlarını daha da netleştirdi.
ABD yönetimi, İran’ın nükleer programına karşı artan tehdit algısı nedeniyle diplomatik sabrını yitiriyor. Başkan Trump’ın G7 Zirvesi’ni yarıda keserek Washington’a dönmesi ve Beyaz Saray’daki Durum Odası’nda ulusal güvenlik ekibiyle olağanüstü toplantılar yapması, kriz ortamının ciddiyetini gözler önüne serdi.
Trump: İtidalli Ama Hazırlıklı
Başkan Yardımcısı Vance, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, Trump’ın şu ana kadar askeri güç kullanımı konusunda dikkatli ve temkinli davrandığını söyledi. Ancak İran’ın nükleer programına devam etmesinin artık geri dönülmez bir noktaya yaklaştığını belirtti. Vance, “Başkan, İran’ın nükleer programını durdurmak için daha ileri adımlar atılması gerektiğine karar verebilir. Bu nihai karar ona aittir” ifadelerini kullandı.
Trump’ın ulusal güvenlik danışmanlarıyla yapacağı yeni toplantıda, İran’a yönelik askeri senaryoların masaya yatırılması bekleniyor. Savunma Bakanlığı’nın bölgeye sevk ettiği yakıt ikmal uçakları ve alarma geçirilen üsler, Washington’un askeri müdahaleye hazır olduğunu gösteriyor.
Avrupa’dan Dikkat Çeken Yorum: İsrail Yalnız Yetmez
G7 Zirvesi’nde konuşan Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İran’ın diplomasiye dönmemesi durumunda, uluslararası toplumun nükleer programı tamamen ortadan kaldırmak için müdahale etmesi gerekebileceğini belirtti.
Merz, “İsrail ordusunun bu kapasiteye tek başına sahip olmadığı açık. Gerekli hassas silahlara sahip değiller. Ancak ABD bu kapasiteye fazlasıyla sahip,” sözleriyle ABD’nin rolünün belirleyici olacağını vurguladı.
Bu açıklama, İran’a yönelik olası askeri operasyonlarda transatlantik ittifakın destek rolünü güçlendirebileceğini ve Avrupa’nın da krize doğrudan taraf olmaya hazırlanabileceğini gösteriyor.
Tahran’dan Yanıt Yok: Sessizlik Alarm Veriyor
İran yönetimi, ABD’den gelen sert açıklamalara ve bölgede artan askeri hareketliliğe karşı sessizliğini koruyor. Tahran, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada nükleer çalışmalarının yalnızca “sivil amaçlı” olduğunu savunmuştu. Ancak uluslararası gözlemciler, İran’ın nükleer tesislerinde yapılan çalışmaların sivil sınırları aştığı konusunda hemfikir.
İran’ın bu sessizliği, askeri hazırlık mı yoksa diplomatik manevra mı olduğu konusunda belirsizlik yaratıyor. Uzmanlar, Tahran’ın kasıtlı olarak net bir pozisyon açıklamadığını ve böylece ABD’nin karar sürecini etkilemeye çalıştığını değerlendiriyor.
Küresel Güvenlik Dengeleri Yeniden Şekilleniyor
ABD’nin olası bir İran müdahalesi yalnızca Orta Doğu’yu değil, dünya genelindeki jeopolitik dengeleri de doğrudan etkileyecek. Petrol fiyatlarından enerji güvenliğine, Çin ve Rusya’nın pozisyonundan Körfez ülkelerinin iç dengelerine kadar geniş bir yelpazede domino etkisi yaratması muhtemel.
Beyaz Saray’daki gelişmeler sadece bir ülkenin dış politikasını değil, küresel diplomasi ve askeri dengeyi ilgilendiriyor. Washington’un atacağı adımlar, yeni bir çatışma dönemini başlatabileceği gibi, diplomatik çözüm kapısını da kapatabilir.
Gözler şimdi hem Trump’ın kararında hem de İran’ın vereceği olası yanıtta. Önümüzdeki günler, sadece Orta Doğu’nun değil, dünyanın kaderini etkileyebilecek gelişmelere sahne olabilir.













