Gazze'de Topyekün İşgal Gündemde mi?

İsrail, Gazze'ye yönelik askeri operasyonlarını genişletme kararı aldı. Yeni plan, kara harekâtının yayılması, tampon bölgenin genişlemesi ve Hamas’a baskının artırılmasını içeriyor. Uzmanlar ise insani kriz ve rehinelerin durumu konusunda endişeli.

Gazze'de Topyekün İşgal Gündemde mi?

İsrail Gazze Planını Genişletiyor: Yeni Aşamada Neler Var?
Gazze'de Topyekün İşgal Gündemde mi?

YEREL GÜNDEM / ANKARA

İsrail’in Gazze planı genişliyor: Hedef ne, risk ne?

İsrail güvenlik kabinesi, Gazze Şeridi’ne yönelik askeri operasyonların yeni bir aşamaya geçmesini oy birliğiyle onayladı. Yeni planın, Gazze’nin aşamalı biçimde kara harekâtıyla işgalini ve tampon bölgelerin genişletilmesini içerdiği bildiriliyor. İsrail yönetimi, bu hamleyle Hamas üzerindeki baskıyı artırarak hem rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamak hem de örgütün askeri kapasitesini sıfırlamak istiyor. Ancak içeride ve dışarıda yükselen eleştiriler, planın insani sonuçları ve siyasi etkilerine dair ciddi soruları beraberinde getiriyor.

Kara harekâtı kademeli şekilde genişleyecek

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki güvenlik kabinesi, Gazze’ye yönelik saldırıların yeni aşamasında özellikle Hamas’ın kontrolündeki alanların tek tek ele geçirilmesini hedefliyor. İsrail basını, operasyonun birkaç aya yayılacağını ve özellikle Mısır ve İsrail sınırındaki tampon bölgenin genişletileceğini bildiriyor.

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamid, yeni plan çerçevesinde on binlerce yedek askerin orduya çağrıldığını açıkladı. Zamid, “Vatandaşlarımızı eve getirmek ve Hamas’ı yok etmek için operasyonu genişletiyoruz. Yer üstü ve yer altındaki tüm terörist altyapıyı yok edeceğiz” dedi.

Netanyahu’nun stratejisi: Geçici değil, kalıcı varlık

İsrailli üst düzey bir yetkiliye göre Netanyahu, bu operasyonda geçmişteki gibi sadece geçici baskınlar değil, Gazze’de kalıcı bir İsrail varlığını hedefliyor. İsrail’in nihai amacının, Hamas’ın tüm yönetim ve güvenlik yapısını çökertmek olduğu belirtiliyor. Netanyahu, askeri baskının artırılmasının, ABD Başkanı Donald Trump’ın önümüzdeki hafta gerçekleştireceği Orta Doğu ziyaretinden sonra daha etkili sonuçlar doğuracağını savunuyor.

İnsani yardım planı eleştirilerin odağında

İsrail, insani yardım dağıtımının özel şirketler aracılığıyla yeniden başlatılmasını da prensipte onayladı. Ancak Birleşmiş Milletler ve İnsani Yardım Ülke Ekibi (HCT) bu plana sert tepki gösterdi. Açıklamada, yardımların askeri bir stratejinin parçası haline getirilmesinin temel insani ilkelere aykırı olduğu vurgulandı.

İsrailli bir siyasetçi, Hamas’ın insani yardımı kontrol etmesini engellemek için İsrail ordusunun dağıtımı bizzat üstlenmesini savunurken, BM yetkilileri bu durumun sivillerin risk altına girmesine neden olacağını belirtiyor. HCT’ye göre sivillerin erzak için askerileştirilmiş bölgelere gitmeye zorlanması, hem can güvenliği hem de yerinden edilme açısından ciddi tehdit oluşturuyor.

Rehineler için baskı artıyor: Kamuoyu bölünmüş durumda

Planın en çok tartışılan yönlerinden biri ise Hamas’ın elinde bulunan 59 rehinenin serbest bırakılması konusunda ilerleme sağlanamaması. Rehinelerin yakınlarını temsil eden Rehineler ve Kayıp Aileleri Forumu, hükümetin önceliğinin rehineler değil toprak kazanımı olduğunu savunuyor. Forum, İsrail halkının yüzde 70’inden fazlasının önceliğinin rehinelerin kurtarılması olduğunu belirtiyor.

Trump'ın ziyareti öncesi diplomasi arayışı

İsrail güvenlik kabinesinde yer alan Zeev Elkin, operasyonların şiddetini gören Hamas’ın, Trump’ın bölge ziyareti öncesinde yeni bir rehine takası ya da ateşkes anlaşmasına yönelebileceğini belirtti. Trump’ın Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni kapsayan ziyareti 13-16 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek.

Gazze’de insani kriz derinleşiyor

2 Mart’tan bu yana tüm insani yardımların kesildiği Gazze’de gıda, ilaç ve temel yaşam malzemeleri büyük ölçüde tükenmiş durumda. BM, İsrail’in uluslararası hukuk gereği 2,1 milyonluk yerinden edilmiş Gazze halkının ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlü olduğunu hatırlatıyor. İsrail ise yardım sıkıntısının bulunmadığını ve hukuka uygun davrandığını savunuyor.

Yeni tehdit: Yemen’den gelen füzeler

Gazze’deki saldırılar devam ederken, İsrail ana havaalanı Ben Gurion, Yemen’deki İran destekli Husi milisleri tarafından füzeyle vuruldu. İsrail Başbakanı Netanyahu bu saldırıya sert yanıt verileceğini belirtirken, Savunma Bakanı Katz, “Bize vuran herkese yedi katıyla karşılık veririz” açıklamasında bulundu. Netanyahu, saldırıların arkasında İran olduğunu iddia etti. İran ise kendilerine yönelik saldırı olursa karşılık vereceklerini duyurdu.

Bölgedeki kriz büyürken, askeri operasyonların siviller üzerindeki etkisi, siyasi hesaplaşmalar ve uluslararası dengelerin bu çatışmayı nereye taşıyacağı şimdiden tartışma konusu.

www.yerelgundem.com