İzmir’de Grev İkinci Gününde: Duraklar Yine Dolu, Trafik Yoğun
İzmir’de 23 bin belediye işçisinin grevi ikinci gününde de kent yaşamını felç etti. Toplu taşıma durma noktasına gelirken, belediye ve sendika arasındaki TİS krizi büyüyor. Başkan Tugay, “Grev bitmeli” mesajı verdi.
Yerel Gündem 
İzmir’de Grev İkinci Gününde: Duraklar Yine Dolu, Trafik Yoğun
YEREL GÜNDEM / İZMİR
Toplu Sözleşme Krizi Kent Yaşamını Felç Etti
İzmir’de toplu ulaşım sisteminde yaşanan aksaklıklar ikinci gününde de etkisini sürdürdü. Büyükşehir Belediyesi ile DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası arasında süren toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde uzlaşma sağlanamaması nedeniyle 23 bin belediye işçisi greve çıktı. Grevin ikinci gününde, özellikle sabah saatlerinde otobüs duraklarında uzun kuyruklar oluşurken, özel araç kullanımındaki artış da trafik yoğunluğunu zirveye taşıdı.
Kentin dört bir yanındaki duraklarda vatandaşlar işe, okula veya günlük işlerine yetişmeye çalışırken büyük sıkıntılar yaşadı. Bazı güzergâhlarda otobüs seferlerinin tamamen durması nedeniyle birçok yurttaş farklı ulaşım yollarını denemek zorunda kaldı.
Grev Yürüyüşü Gündoğdu’ya Uzandı
Grev kapsamında sabah saatlerinde Konak Pier önünde toplanan işçiler, sloganlar eşliğinde Fevzi Paşa Bulvarı üzerinden Kültürpark’a yürüdü. Burada bir süre oturma eylemi yapan işçiler, ardından Gündoğdu Meydanı’na geçerek kitlesel açıklamalarını gerçekleştirdi. Alanda yoğun katılımla gerçekleşen eylemde sendika yöneticileri, işçilere ve kamuoyuna seslendi.
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Bize 90-100 bin TL istiyorlar diyorlar. Buradan ilan ediyorum, biz 80 bin TL’ye imza atarız” diyerek belediye yönetimini kamuoyuna yanlış bilgi vermekle suçladı.
“İzmir Biziz, Bu Kente Sahip Çıkıyoruz”
Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Ercan Gül ise, sendikanın 5,5 ay önce masaya oturduğunu ve çözüm için diyalog çağrısı yaptığını vurgulayarak şunları söyledi: “İzmir bizim, halk da biziz. Bize sefalet ücreti reva görüldü. Fazla bir şey istemiyoruz. Hakkımız olanı istiyoruz. Halk iki gündür mağdur ediliyor, ama bu inat neden, anlayamıyoruz.”
Genel-İş İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Engin Topal da, süreci masada bitirmek için büyük çaba sarf ettiklerini belirterek, “Her görüşmede bize kulaklarını tıkadılar” dedi. 9 No’lu Şube Başkanı Sedat Kenar ise, güvenlik personeline yönelik tavırların da kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, “Alnımız ak, başımız dik. Bu şehir için alın teri döken biziz, artık sorumluluğu yerine getirme sırası belediyede” dedi.
Eylem konuşmaların ardından halaylarla sona erdi.
Cemil Tugay: “Sendika Uzlaşmadan Uzak”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, belediye yönetimi olarak ellerinden gelen özveriyi gösterdiklerini belirtti. Tugay, “Uzlaşma için tüm sınırlarımızı zorluyoruz. Ancak sendika, bir yandan işçilere ve kamuoyuna yanlış bilgiler aktarırken, diğer yandan sokaklarda güç gösterisine başvuruyor. Bu grev bitmeli” dedi. Tugay, ilerleyen günlerde teklifin detaylarının kamuoyu ile paylaşılacağını da ifade etti.
Bu açıklama, sendika cephesinde karşılık bulmadı. İşçiler, belediye yönetiminin önerdiği rakamların günümüz ekonomik koşullarında yetersiz olduğunu ve mücadelelerine devam edeceklerini dile getiriyor.
İzmir Halkı Zorlanıyor
Grevden en çok etkilenen kesim ise İzmirliler oldu. Vatandaşlar, hem ulaşımda yaşadıkları mağduriyet hem de artan özel araç kullanımıyla birlikte yoğunlaşan trafik nedeniyle zor günler geçiriyor. Kent genelinde grevin ne kadar süreceği ve nasıl sonuçlanacağı ise hâlâ belirsiz.
İzmir’deki grev, yalnızca bir ücret pazarlığı değil, aynı zamanda iş barışının, sosyal adaletin ve yerel yönetim-sivil toplum diyaloğunun da testi haline gelmiş durumda.
