Putin, yeni askeri stratejiyle Batı'ya meydan okuyor: Rusya 2,4 milyonluk dev bir orduya hazırlanıyor
Ukrayna savaşının ardından Rusya, tarihin en büyük askeri yeniden yapılanmalarından birini yürütüyor. Putin liderliğinde 2,4 milyonluk ordu hedeflenirken, Batı ile uzun vadeli çatışma olasılığı güçleniyor.
Yerel Gündem 
Ukrayna savaşı Rusya'yı dev bir kışlaya çevirdi: Avrupa'da güç dengesi değişebilir
YEREL GÜNDEM / ANKARA
Putin, yeni askeri stratejiyle Batı'ya meydan okuyor: Rusya 2,4 milyonluk dev bir orduya hazırlanıyor
Lübnanlı gazeteci ve siyasi analist Hüda Hüseyni'nin değerlendirmelerine göre, Ukrayna savaşı sadece cephede değil, aynı zamanda küresel güç dengelerinde de köklü değişikliklere yol açıyor. Avrupa istihbarat raporları, savaş sona erse bile Rusya'nın yeniden yapılandırılmış ordusunun Batı için büyük bir tehdit olmaya devam edeceğini öngörüyor.
Ukrayna’daki başarısız ilk işgalin ardından Rusya, askeri kapasitesini yeniden inşa ederek Soğuk Savaş'tan bu yana görülmemiş bir hızla güçleniyor. Moskova'nın şu anda hedefi, aktif görevde 1,5 milyon olmak üzere toplamda 2,39 milyon askerden oluşan dev bir ordu kurmak.
Rusya'nın savaş ekonomisi: Sanayi askeri üretime kaydı
Vladimir Putin liderliğinde yürütülen bu askeri dönüşüm, yalnızca asker sayısının artırılmasıyla sınırlı değil. Rusya, sivil üretim hatlarını askeri üretime kaydırıyor, yeni silah fabrikaları açıyor ve savunma sektörünü ülke ekonomisinin merkezine yerleştiriyor. 2025 yılı sonuna kadar Rusya’nın 1500 tank ve 3000 zırhlı muharebe aracı üretmesi bekleniyor. Ayrıca ayda 250 binden fazla top mermisi üretimiyle ABD ve Avrupa’nın toplam stoklarını üçe katlama hedefi bulunuyor.
Putin, savunma sektöründe 520 bin yeni iş alanı açıldığını duyurdu. Bu, Rusya nüfusunun yüzde 2,5’ine tekabül eden yaklaşık 3,5 milyon kişilik bir askeri-endüstriyel iş gücüne ulaşıldığı anlamına geliyor. Bu gelişmeler, ülkenin sosyal ve ekonomik önceliklerinin ikinci plana atıldığını ve tüm kaynakların jeopolitik hedeflere yönlendirildiğini gösteriyor.
Batı'nın askeri bütçesi geride kaldı
Rusya, askeri harcamalarını GSYH'nin yüzde 6,7'sine çıkarırken, AB ülkelerinin savunma harcamalarının 2025 yılında ancak yüzde 2,04 seviyesine ulaşacağı öngörülüyor. Bu fark, Rusya'nın yalnızca Ukrayna cephesinde değil, Avrupa genelinde nüfuzunu artırmasına da olanak tanıyor.
Gürcistan’da Ekim 2024’teki seçimleri Kremlin yanlısı “Gürcü Rüyası” Partisi kazanarak ülkeyi Batı’dan uzaklaştırdı. Moldova’da AB üyeliği referandumu öncesinde Rusya’nın 200 milyon avroyu aşan bir propaganda kampanyası yürüttüğü bildiriliyor. Aynı şekilde Batı Balkanlarda da Rusya, NATO ve AB entegrasyonuna karşı benzer girişimlerde bulunuyor.
Eski Sovyet cephaneliği yeniden devrede
Yeni üretim hattındaki zorluklara rağmen, Sovyet döneminden kalma geniş silah stokları Rusya’nın elini güçlü kılıyor. Bu stoklar modernize edilerek, Batı silahlarına karşı sayısal üstünlük sağlama amacıyla kullanılıyor. Ancak uzmanlara göre bu stoklar, Batı'nın gelişmiş teknolojik silahları karşısında taktiksel zayıflıklar içeriyor.
Hüseyni, "Eğer Ukrayna teslim olmaya zorlanırsa ve Rusya onun topraklarına veya askeri varlıklarına el koyarsa, güç dengesi kökten değişebilir" uyarısında bulunuyor.
Savaş sonrası Rusya: Jeopolitik yükseliş mi, iç kriz mi?
Kısa vadede askeri üretim ve seferberlik sayesinde savaş çabaları desteklenebilir. Ancak savaş sona erdiğinde, bu devasa kapasiteyi sürdürecek ekonomik gerekçeler bulunamazsa, Rusya ciddi bir iç krizle karşı karşıya kalabilir. Bu, hem Batı ile yeni çatışmaların fitilini ateşleyebilir hem de iç politikada otoriter baskıyı artırabilir.
Avrupa’nın önünde artık çok net bir tablo var: Savaş yalnızca cephe hattında değil, ekonomik ve ideolojik alanlarda da devam ediyor. Ve bu savaş, Ukrayna'nın ötesinde bir gelecek vizyonunu şekillendiriyor.
Kaynak: Hüda Hüseyni Lübnanlı gazeteci- Şarku'l Avsat
