Sevgili Bulmak Giderek Zorlaşıyor mu?
Flört ve uzun süreli ilişki kurmak neden giderek zorlaşıyor? Modern dünyada sevgili bulmak neden daha karmaşık hale geldi? Flört uygulamaları ve değişen sosyal dinamikler üzerine yapılan araştırmalar, gençlerin ilişkilerde neden zorlandığını ortaya koyuyor.
Sevgili Bulmak Giderek Zorlaşıyor mu?
İYİ PSİKOLOG / TÜRKİYE
Küresel Çapta İnsanlar İlişki Kurmakta Zorluk Yaşıyor
Dünyanın dört bir yanında, farklı kültürlere ve yaşam tarzlarına sahip insanlar sevgili bulmakta zorlandıklarını belirtiyor. İran, Meksika, Peru, Güney Afrika ve Güney Kore gibi birbirinden farklı ülkelerde bile uzun vadeli ilişkilerin azaldığı görülüyor.
Özellikle Çin’de evlilik sayısının 2014’te 13 milyondan 2024’te 6 milyonun altına düşmesi, Finlandiya’daki çiftlerin ayrılma oranlarının evlenme oranlarından yüksek olması gibi veriler, ilişkilerin sürdürülebilirliği konusunda ciddi bir dönüşüm yaşandığını gösteriyor.
Flört Uygulamaları ve Sosyal Medyanın Etkisi
Dijitalleşme ve internet kullanımının artışı, insanların birbiriyle sosyalleşme biçimini değiştirdi. ABD’de yapılan araştırmalar, 18-24 yaş arası erkeklerin günlerinin %60’ını yalnız geçirdiğini ortaya koydu. Kadınlarda bu oran %45 seviyelerinde.
Flört uygulamalarının yükselişi, internet üzerinden ilişki kurmayı kolaylaştıracak gibi görünse de, son yıllarda bu uygulamalara olan ilginin azaldığı gözlemleniyor. Pazar araştırma şirketi Sensor Tower’ın 2024 verilerine göre, en büyük altı flört uygulamasının indirilme sayısı %18 oranında düştü.
Arizona Eyalet Üniversitesi’nden İlişkiler ve Teknoloji Laboratuvarı Yöneticisi Liesel Sharabi, flört uygulamalarının kullanıcıları giderek hüsrana uğrattığını ve uygulama kullanımı sonrası yalnızlığın arttığını belirtiyor. "Sürekli sağa ve sola kaydırarak karar vermek, insanların birbirine bir ürün gibi yaklaşmasına neden oluyor" diyor.
Kadınlar ve Erkekler Arasındaki Uçurum Genişliyor
ABD, Çin, Güney Kore ve Avrupa’nın farklı bölgelerinde yapılan araştırmalar, genç kadınlar ve genç erkekler arasındaki düşünce yapısının giderek daha fazla ayrıştığını gösteriyor.
Özellikle kadın hakları konusunda ilerici fikirleri benimseyen kadınlar, geleneksel kalıplara bağlı kalan erkeklerle duygusal uyum sorunu yaşadıklarını belirtiyor. Nijerya’da yaşayan ve feminist görüşleri benimseyen Hassana, "Çevrimdışı flört de zor çünkü benimle aynı değerleri paylaşan erkek bulmak çok zor" diyor.
Benzer şekilde İran’da yaşayan 40 yaşındaki Nazy, maddi olarak eşit bir partner bulmanın da zorlaştığını söylüyor. "Ben çalışmak ve eşim kadar para kazanmak istiyorum, ama bu erkekler tarafından tehdit olarak algılanıyor" diyor.
Öte yandan, pek çok kadın ekonomik bağımsızlıklarını kazandıktan sonra, geleneksel ilişki beklentilerini karşılayan erkeklerin sayısının azaldığını düşünüyor. Sosyolog Dr. Alice Evans, "Kadınlar eğitim seviyesi ve ekonomik güç olarak yükselirken, bu gelişmelere paralel ilerlemeyen erkekler arasındaki fark kapanmazsa, flört ve ilişki sorunları daha da derinleşecek" diyor.
İnsanlar Yalnız Kalmayı Tercih Ediyor mu?
Modern dünyada, bireysel eğlence olanaklarının artması insanların kötü ilişkiler yerine yalnızlığı tercih etmelerine neden olabiliyor. Netflix dizileri, video oyunları ve sosyal medya içerikleri, yalnızlığı daha kabul edilebilir hale getirerek ilişkilerdeki tolerans seviyesini düşürüyor.
Dr. Evans bu durumu "Eğer biriyle flört etmek sıkıcı geliyorsa, evde kalıp dizi izlemek ya da oyun oynamak artık daha cazip hale geliyor" şeklinde özetliyor.
Bu değişim, insanların kötü eşleşmelere razı gelmesini azaltarak olumlu bir etki yaratabilir. Ancak, genç insanlar arasında bağ kurmanın giderek zorlaşması, uzun vadede toplumun sosyal yapısını etkileyebilir.
Arizona Eyalet Üniversitesi’nden Dr. Sharabi, teknolojinin insan ilişkileri üzerindeki etkisiyle ilgili "Gençler bir barda hoş birini gördüklerinde onunla konuşmak yerine, flört uygulamalarında o kişiyi aramaya çalışıyorlar. Bu, gerçek insan etkileşiminden giderek uzaklaştığımızı gösteriyor" diyor.
Tüm bu veriler ve eğilimler, modern dünyada romantik ilişkilerin giderek daha karmaşık hale geldiğini ve insanların yeni ilişki dinamiklerine uyum sağlamakta zorlandığını gösteriyor.













