Trump’ın Gümrük Vergisi Kararı Türkiye Ekonomisini Nasıl Etkileyebilir?
rump’ın yüzde 10’luk gümrük vergisi kararı, Türkiye'nin ihracat dengelerini sarsabilir. Uzmanlar yeni fırsatlar ve riskleri analiz ediyor.
Trump’ın Gümrük Vergisi Kararı Türkiye Ekonomisini Nasıl Etkileyebilir?
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
ABD Başkanı Donald Trump’ın yeni gümrük vergisi kararı, Türkiye'nin dış ticaret dengesi ve ihracat gelirleri üzerinde doğrudan etkiler yaratabilir. ABD'nin tüm ülkelere en az yüzde 10'luk temel gümrük vergisi uygulaması, Türkiye gibi ABD ile yoğun ticaret yapan ülkeleri yakından ilgilendiriyor.
Türkiye’nin ABD’ye İhracatı Ne Durumda?
Ticaret Bakanlığı verilerine göre 2024 Aralık ayında ABD, 1,5 milyar dolarlık hacimle Türkiye'nin en çok ihracat yaptığı ikinci ülke konumuna geldi. TÜİK ise Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 6,4’ünün ABD’ye yapıldığını belirtiyor. Bu oran, uygulamaya giren yüzde 10'luk verginin Türk ihracatçılar açısından önemini gözler önüne seriyor.
Trump’ın bu kararı, Çin, AB ve Vietnam gibi ülkeleri “en kötü suçlular” olarak tanımlayarak çok daha yüksek oranlarda vergi uygulamaya yönelirken; Türkiye’yi yüzde 10 vergi uygulanacak ülkeler arasında değerlendirmesi, göreceli olarak daha ılımlı bir durumu işaret ediyor. Ancak bu bile ihracat maliyetlerini artıracağından, özellikle fiyat hassasiyeti yüksek sektörlerde Türkiye'nin rekabet gücünü etkileyebilir.
Yeni Vergiler Hangi Sektörleri Vuracak?
Uzmanlar, Türkiye’nin ABD’ye ihracatında önemli paya sahip olan tekstil, otomotiv yan sanayi ve ev eşyası gibi sektörlerin bu gelişmeden en çok etkilenecek alanlar arasında olduğunu ifade ediyor. ABD pazarına gönderilen ürünlerin fiyatı artacağı için tüketici tercihi başka ülkelere kayabilir.
Buna karşın bazı analistlere göre, bu durum Türkiye için sınırlı da olsa yeni fırsatlar yaratabilir. Uluslararası danışmanlık şirketi Teneo’nun eş başkanı Wolfango Piccoli’ye göre, Çin ürünlerinin pahalılanmasıyla ABD’li ithalatçılar Türkiye gibi alternatif üreticilere yönelebilir. Bu da belirli alanlarda pazar payı artışı anlamına gelebilir.
Ancak bu iyimser tabloya karşı çıkanlar da mevcut. Ekonomist Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Türkiye’nin düşük maliyetli iş gücüne sahip ülkelerle rekabet etmesinin zor olduğunu, coğrafi olarak da ABD için cazip bir tedarik noktası olmadığını vurguluyor. Ayrıca ABD pazarında kültürel farklılıkların da ticareti zorlaştırdığını söyleyen OPIC eski danışmanı Faruk Kahraman, Türk firmalarının bu alanda sürdürülebilir başarı sağlamasının kolay olmadığını belirtiyor.
ABD Piyasalarında Etki ve Küresel Ticaret Savaşları
Trump'ın açıkladığı gümrük vergileri yalnızca Türkiye değil, dünya genelinde büyük yankı uyandırdı. Amerikan borsaları, bu karar sonrası son beş yılın en büyük düşüşünü yaşadı. Özellikle otomobil sektörü, ithal parçalara getirilen yüksek vergiler nedeniyle alarm veriyor. Otomobil üretim zinciri Kuzey Amerika’da birçok kez sınır geçerek tamamlandığından, araç fiyatlarında 4 bin ila 10 bin dolar arasında artışlar yaşanabileceği öngörülüyor.
Diğer yandan Çin, Kanada ve AB gibi ülkeler de ABD’ye karşılık vergi önlemleri aldı. Bu gelişmeler, küresel ölçekte bir ticaret savaşı riskini gündeme taşıdı. Altının değer kazanması ve piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, bu savaşın finansal yansımalarının da hissedileceğini gösteriyor.
Türkiye Ne Yapabilir?
Uzmanlara göre Türkiye’nin bu yeni vergilendirme döneminde atabileceği adımlar arasında, ürün çeşitliliğini artırmak, hedef pazar yelpazesini genişletmek ve ABD ile özel sektör temelli ekonomik iş birlikleri geliştirmek yer alıyor. Türk-Amerikan İşadamları Derneği Başkanı Ecevit Sanlı, tekstil ve otomotiv yan sanayisinde fırsatlar doğabileceğini belirtiyor.
Türkiye’nin ABD pazarındaki konumunu güçlendirebilmesi için kısa vadede hızlı adaptasyon, uzun vadede ise üretim ve lojistik yapısında stratejik değişiklikler şart görünüyor.













