İzmir’de sosyal medyada öfke dalgası: “Kreş yok, destek yok; konser var”

İzmir’de X’te yükselen tepkiler, kreş ve temel hizmetlerde aksamalar karşısında harcama önceliği ve şeffaflık talebini büyüttü. Vatandaşlar konser yerine altyapı ve sosyal destek istiyor.

İzmir’de sosyal medyada öfke dalgası: “Kreş yok, destek yok; konser var”

İzmir’de sosyal medyada öfke dalgası: “Kreş yok, destek yok; konser var”

YEREL GÜNDEM / İZMİR

X’te (Twitter) yükselen tepkiler belediyelere “öncelik” soruyor

İzmir’de belediyelerin temel hizmetlerde yaşanan aksamaları gideremediği, buna karşın kültürel etkinlik ve tanıtım harcamalarına ağırlık verdiği yönündeki tartışmalar, sosyal medyada yeni bir dalga yarattı. X’te paylaşılan yüzlerce iletide kullanıcılar, “sorumluluk almamak, kreş açmamak, belediye lokantalarını kapatmak bir tercih” diyerek özellikle dar gelirli ailelere yönelik hizmetlerin önceliklendirilmesini istedi. “Rant nerede, başkan orada” ve “Siyasetçilerin birbirinden ne farkı var?” gibi paylaşımlar, güven krizinin derinleştiği yorumlarını da beraberinde getirdi.

“Kreş ve sosyal destek” çağrısı: Velilerin gözü okul açılışlarına çevrildi

Okulların açıldığı ilk haftada paylaşılan mesajlarda en yoğun başlıkların başında kreş ve okul çağı çocuklarına yönelik destekler geldi. Kullanıcılar, çalışan ebeveynler için kamusal kreş sayısının artırılmasını ve belediyelerin servis güvenliği-ulaşım planlarını şeffaf biçimde duyurmasını talep etti. “Konserden kısmak kolay, okul servisinde tasarruf zor” gibi paylaşımlar, aile bütçesi üzerindeki baskının arttığını ve belediyelerden “doğrudan hayatı kolaylaştıran” hizmetlerin beklendiğini gösterdi.

“Temel hizmetler aksıyor” eleştirisi: Çöp, su ve ulaşım gündemin ilk sırasında

Son haftalarda kimi ilçelerde biriken çöpler, kesintili su ve yoğunlaşan trafik de tepkilerin odağında. “Menemen hâlâ düzelmedi” ve “Her yerimizi sinek yedi” türü iletiler, hijyen ve kent sağlığı açısından risklere dikkat çekiyor. Vatandaşlar, atık yönetimi ve su altyapısında kalıcı iyileştirme planlarının takvimli ve ölçülebilir hedeflerle açıklanmasını isterken, arıza ve kesinti duyurularının da anlık bildirimlerle paylaşılmasını talep ediyor.

Harcama önceliği ve şeffaflık: “Kasadaki para nerede?” sorusu

Bir başka tartışma başlığı, belediye bütçelerinin dağılımı ve harcama kalemleri oldu. “Paralar kasasındadır, kontrol edin” gibi iletiler, hesap verilebilirlik çağrısını büyütürken; kullanıcılar temel hizmetlerin aksadığı dönemlerde kültürel etkinlik takvimlerinin kısılması ve kaynakların altyapıya yönlendirilmesi gerektiğini savunuyor. Uzmanlar, bu gerilimin ancak tüm ihalelerin, konser/etkinlik bütçelerinin ve sosyal yardımların açık veri formatında yayımlanmasıyla yumuşayabileceği görüşünde.

“Halkın başkanı” tartışması: Siyasete güvensizlik büyüyor

Bazı paylaşımlar, belediye başkanlarının kriz anlarında “sahada görünürlüğü”nü sorgularken, “Halkın başkanı?” yorumu, yönetimle seçmen arasındaki mesafenin açıldığı algısını yansıtıyor. “Yazıklar olsun, sözün bittiği yer” gibi sert ifadeler, gerilimin yalnızca hizmet kalitesiyle değil, iletişim diliyle de bağlantılı olduğunu gösteriyor. Siyaset bilimciler, düzenli bilgilendirme, mahalle bazlı katılımcı toplantılar ve anketlerle politika önceliklerinin birlikte belirlenmesinin güveni artıracağı görüşünde.

Belediyelere çağrı: Kriz yönetimi, veri paylaşımı ve sosyal politika takvimi

Kentlilerin beklentileri üç başlıkta toplanıyor:

  1. Kriz yönetimi: Çöp ve su için 7/24 saha ekipleri, şeffaf kesinti haritaları, geçici transfer istasyonları.

  2. Sosyal politika: Yeni kreşler, belediye lokantaları ve gıda-ulaşım desteklerinin takvimli genişletilmesi.

  3. Şeffaflık: Tüm harcamaların kalem kalem yayımlandığı, imar/ihale süreçlerinin izlenebildiği açık veri portalları.

Tartışmalar sürerken gözler, belediyelerin önümüzdeki günlerde açıklayacağı hizmet planı ve bütçe güncellemelerine çevrildi. Kamuoyunun beklentisi, önceliğin doğrudan vatandaşın hayatını kolaylaştıran projelere verilmesi ve karar süreçlerinin kentlilerle birlikte yürütülmesi.


www.yerelgundem.com