Sakine Cansız ile Kritik Telsiz Görüşmesi: Kahraman Türk Subayının Anlatımı

Türk subayı Levent Göktaş, Sakine Cansız’la telsiz görüşmesi hakkındaki iddialara açıklık getirdi: 1995’teki çatışmada şehit naaşı için insanlık anlaşması yapılmıştı.

Sakine Cansız ile Kritik Telsiz Görüşmesi: Kahraman Türk Subayının Anlatımı

Sakine Cansız ile Kritik Telsiz Görüşmesi: Kahraman Türk Subayının Anlatımı

ŞEHİTLER ÖLMEZ / ANKARA

Paris’te Öldürülen PKK’lı Komutanın Adı Operasyonda Geçti

Emekli Albay Mustafa Levent Göktaş, Ergenekon soruşturması kapsamında 4 yıldır tutuklu bulunduğu dönemde kamuoyunda yer alan iddialara Aydınlık Gazetesi aracılığıyla gönderdiği mektupla yanıt verdi. Göktaş, 1995 yılında Kuzey Irak’ta yürütülen operasyon sırasında Paris’te öldürülen PKK yöneticisi Sakine Cansız ile telsiz üzerinden yaptığı temasın ayrıntılarını paylaştı.

“Sakine’yi Öldürmekle Görevlendirildim” İddiasını Reddetti

Basında çıkan “Sakine’yi öldürmek için görevlendirildim” şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını vurgulayan Göktaş, gerçekte yaşananları detaylı biçimde aktardı. 1995 yılında Cudi Dağı Ballıkaya bölgesinde Sakine Cansız ve Cemil Bayık komutasındaki 250 kişilik PKK grubuna yönelik operasyonda, 40 kişilik timiyle bu gruba sızdığını ve şiddetli çatışmalar yaşandığını ifade etti.

Muharebe Ortasında İnsanlık Anlaşması

Çatışmalar sırasında bir uzman çavuşun şehit olduğunu, aşırı soğuk ve zor koşullar nedeniyle şehit naaşını alamadıklarını belirten Göktaş, gece yarısı Sakine Cansız ve yanındaki örgüt mensubunun telsizden kendisine ulaşarak şehit cenazesinin teslimi için bir öneride bulunduğunu anlattı. PKK’lıların, gıda ve tıbbi malzemeleri belirli bir noktaya bırakmaları karşılığında şehit cenazesini teslim edeceklerini ilettiğini, bunun üzerine anlaşmaya vardıklarını açıkladı.

“Mert Savaşçı”ya PKK’dan Selam

Göktaş, sabah saatlerinde tek başına bölgeye inerek şehidin naaşını teslim aldığını ve PKK’lıların kendisini selamladığını belirtti. “Cenazesi temizlenmiş, silahı ve kişisel eşyaları tamdı” diyerek aktaran Göktaş, “Askerimizi geri aldık ve malzemeyi de söz verdiğimiz gibi bıraktık” dedi. Bu davranışının amacını ise “şehidin geride kalan eşine ve çocuklarına sahip çıkmak” olarak özetledi.

“PKK Bile Saygı Gösterdi, Ama Biz Hücrede Eziyet Gördük”

Göktaş, mektubunun devamında Ergenekon tutuklamaları sırasında maruz kaldığı muameleyi de eleştirdi. “PKK bile mertliğimize, savaşçılığımıza saygı gösterdi ama biz hücrede öldürülmek istercesine eziyet gördük” diyerek tepkisini dile getirdi. Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin her zaman hukuka ve insanlık değerlerine uygun şekilde savaştığını vurgulayan Göktaş, “Subaylar, Hz. Muhammed ve Hz. Ali ahlakı ile muharebe eder” ifadesini kullandı.

Kahramanlığın Bedeli: Sessiz Fedakârlık

Albay Levent Göktaş, çatışmalarda hayatını kaybeden askerlerin ailelerinin, tüm acılarına rağmen sadece “Vatan sağ olsun” dediklerini, bunun da Türk askerinin özverili ruhunu ortaya koyduğunu belirtti. Üç kez Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası almış tek Türk subayı olduğunu hatırlatan Göktaş, tüm görevlerini milletin huzuru ve bayrağın onuru için yerine getirdiğini vurguladı.

Asker Vurulunca Değil, Unutulunca Ölür!
www.sehitlerolmez.com


Etiketler:
#LeventGöktaş #SakineCansız #PKK #Ergenekon #Şehitler #TürkAskeri