Saray ile AKP Yönetimi Arasında Gerilim mi Yaşanıyor?

AK Parti içindeki gruplaşmalar, Erdoğan sonrası hesaplar ve Saray ile Genel Merkez arasındaki gerilimler, Ankara kulislerinde yoğun biçimde konuşuluyor. Yerel yönetimlerin yetkilerinin kısıtlanması yönündeki iddialar da gündemde.

Saray ile AKP Yönetimi Arasında Gerilim mi Yaşanıyor?

Saray ile AKP Yönetimi Arasında Gerilim mi Yaşanıyor?

YEREL GÜNDEM / ANKARA

AKP’de Erdoğan Sonrası Dönem Tartışılıyor: Kulislerde “Güç Savaşı” İddiaları

Ankara kulislerinde son dönemde dikkat çeken gelişmeler, iktidar bloğunun içindeki olası gerilimlere dair yeni soruları da beraberinde getiriyor. Saray ile AK Parti Genel Merkezi arasında fikir ayrılıkları yaşandığı, parti içinde ise “Erdoğan sonrası” senaryoları üzerine gruplaşmaların başladığı ileri sürülüyor.

BirGün Ankara Temsilcisi Nurcan Bilge Gökdemir’in yorumlarına göre, iktidar partisinde sadece siyasi değil, kişisel fayda ekseninde şekillenen ciddi bir çözülme yaşanıyor. AK Parti içerisinde geleceğe dönük pozisyon arayışlarının arttığı, farklı fraksiyonların belirli isimler etrafında kümelendiği belirtiliyor.

“Erdoğan’ı Seviyoruz, AKP’yi Değil” Mesajı Gündem Oldu

AK Parti içindeki çatlağı görünür kılan son örneklerden biri ise kamuoyuna açık bir tartışmadan geldi. Erdoğan’ın başdanışmanı Oktay Saral ile eski milletvekili Naci Bostancı arasında yaşanan gerilim sosyal medyada yankı bulurken, Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan’ın “Biz Erdoğan’ı seviyoruz, AKP’lileri değil” mesajı partideki ayrışmanın ideolojik sınırlarını da ortaya koydu.

Bu sözler, parti içinde Erdoğan sonrası dönemi hesaplayan gruplara yönelik ciddi bir uyarı olarak yorumlandı.

Meclis Grubu ve Saray Arasında Yetki Gerginliği

Kulislerde konuşulanlara göre Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile AK Parti Meclis Grubu arasında da görüş ayrılıkları bulunuyor. Bazı yasa tekliflerinin milletvekillerine bilgi verilmeden dayatıldığı, milletvekillerinin çoğu zaman içerik hakkında bilgi sahibi olmadan oy kullandıkları ifade ediliyor. Bu durumun parti tabanında da rahatsızlık yarattığı, ancak henüz yüksek sesle dile getirilemediği gözlemleniyor.

Yerel Yönetimler Yasasında Değişiklik Hazırlığı

Erdoğan’ın geçtiğimiz haftalarda gündeme getirdiği “belediyelerin yetkilerinin gözden geçirilmesi” mesajı da geniş yankı uyandırdı. Henüz resmi bir tasarı sunulmasa da kulislere göre iktidar, yerel yönetimlerin yetkilerini azaltarak merkezi kontrolü artırmaya hazırlanıyor.

Bu adım, muhalefetin eline geçen büyükşehir belediyelerini etkisizleştirme ve yerel iktidarı sınırlama hamlesi olarak değerlendiriliyor. Hazırlık aşamasında olan yasa değişikliğiyle valiler ve kaymakamların yetkilerinin artırılması, belediye başkanlarının sembolik figürlere dönüştürülmesi hedefleniyor.

Çözüm Süreci mi, Yeni Kayyum Sistemi mi?

Süreçte dikkat çeken bir başka unsur ise çözüm süreci benzeri girişimlerin kamuoyuna açık biçimde tartışılmaması. DEM Parti ile görüşmeler yapılmasına karşın, merkezileşme ve kontrol odaklı politikaların öne çıktığı görülüyor. Özellikle kayyum uygulamalarına yönelik altyapı hazırlığı, Kürt seçmen nezdinde siyasi bir gerilim potansiyeli barındırıyor.

Erdoğan’ın Yeniden Adaylığı ve Siyasette Parantez Arayışı

Gökdemir’e göre, tüm bu gelişmelerin ortak noktası Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden aday yapılması ve seçilmesi için uygun siyasi zeminin hazırlanması. Hukuki ve siyasi düzenlemeler, Erdoğan’ın iktidar süresini uzatmak ve muhalefeti etkisizleştirmek amacıyla devreye alınan araçlar olarak öne çıkıyor.

Ancak, hem parti içinde hem de kamuoyunda yaşanan bu kargaşanın iktidar cephesindeki çözülmeyi hızlandırabileceği yorumları da yapılıyor.


www.yerelgundem.com