Aslanoğlu’ndan kooperatif davasındaki iddialara yanıt: Büyükşehir’in yanlışlarını söyleyemiyorum
İzmir’de kooperatif davasında Şenol Aslanoğlu iddiaları reddetti: “Fesih yok, sözleşme tadilatı var.” Mağdurlar soruşturmanın genişletilmesini istiyor.
Yerel Gündem 
Aslanoğlu’ndan kooperatif davasındaki iddialara yanıt: “Büyükşehir’in yanlışlarını söyleyemiyorum”
YEREL GÜNDEM / İZMİR, TÜRKİYE
Davanın odağı: İlişki ağı ve usulsüzlük iddiaları
İzmir’de Gaziemir, İmece ve Örnekköy kooperatifleri üzerinden yürüyen davada, kooperatif mağdurlarının avukatı Nilgün Dağdelen; tutuklu sanık Şenol Aslanoğlu ile İZSİAD Başkanı Hüseyin Cengiz’in “şirket–kooperatif ekseninde” ilişki ağları bulunduğunu öne sürdü. Mahkeme, Dağdelen’in müdahillik talebini kabul ederken, avukat soruşturmanın genişletilmesini istedi. Dağdelen, “Dört ayrı kooperatifte aynı isimler görev aldı, hayalet kooperatifler kuruldu, aynı daire için birden fazla emlak komisyonu alındı” iddiasını dile getirerek, Gaziemir Kooperatifi’nde 109 milyon TL avans ve City Construction’a 180 milyon TL ödeme yapıldığını savundu. Toplanan paraların “usulsüz” olduğunu belirten Dağdelen, “Kamu zararı oluştu; sorumlular bu zararı karşılamalı” dedi.
Aslanoğlu’ndan savunma: “Fesih yok, sözleşme tadilatları sürüyor”
İddialara mahkeme salonunda yanıt veren CHP İzmir İl Başkanı ve tutuklu sanık Şenol Aslanoğlu, hakkındaki suçlamaları reddetti. İl başkanı olduktan sonra Örnekköy’deki üyeliğini devrettiğini söyleyen Aslanoğlu, “Yakınlarımız kooperatife üye olmuş olabilir; ancak ortada çıkar temini yok. Birinin çıkar sağlaması için 1 birimlik işi 10 birime yaptırması gerekir; böyle bir örnek yok” ifadelerini kullandı. Aslanoğlu, Büyükşehir Belediyesi’ne dönük eleştirilerini görevi nedeniyle yüksek sesle dile getiremediğini vurgulayarak, “Ben mevcut CHP İzmir İl Başkanı olduğum için Büyükşehir’in yanlış yaptığı bazı şeyleri söyleyemiyorum. Şu an sözleşmeler feshedilmedi; yalnızca ‘tadilat’ yapılıyor. Bu, tüm etaplarda yapılmış ve yapılmaya devam ediliyor” dedi.
“En çok ilerleyen kooperatif benimkiydi”
Aslanoğlu, tutukluluk kararının “seçici” olduğunu savunarak, “Sözleşmeye imza atan 11–12 kişi var ama tutuklu değil. En çok ilerleyen kooperatif benimki. Benden sonra başkanlık yapan iki kişi var; birinin dosyada adı bile yok. Hatalı beton imalatı nedeniyle inşaatlar gecikti; hak edişleri ben de diğerleri gibi ödedim. Yine de tek tutuklu benim” sözleriyle dikkat çekti. “Kooperatif başkanı olduğum dönemden yargılanıyorum; Tunç Bey ve diğer siyasi isimlerle aynı tarafta oturuyorum, neden diğer tarafta değilim?” diyerek yargılama usulüne itirazlarını dile getirdi.
Soruşturmanın genişletilmesi talebi: “Para akışları ve hesaplar incelensin”
Avukat Dağdelen, sanıklar dışında “yakın çevrelerin hesaplarının” da araştırılmasını isterken, “Planlı bir organizasyonla süreç işletildi; belediye güvencesi algısı yaratıldı, İZBETON müteahhit gibi lanse edildi” dedi. CHP’li bazı isimlerin de dosyaya dâhil edilmesi çağrısında bulunarak, “Kim kamu zararına yol açtıysa üç kuruşuna kadar tazmin etmeli” ifadesini kullandı. Mahkeme, beyanların ardından dosyaya giren yeni bilgi ve belgeleri değerlendirmek üzere duruşmayı erteleme yoluna gitti.
Siyasi ve idari yansımalar: “Şeffaflık ve denetim” çağrısı
Dava, İzmir’de kooperatif modeliyle yürütülen kentsel dönüşüm projelerinin idari denetimi ve sözleşme yönetimini yeniden tartışmaya açtı. Hukukçular, “fesih–tadilat” ayrımının teknik olarak netleştirilmesi, avans ödemeleri ve hak edişlerin bağımsız denetim raporlarıyla teyidi, “güvence” ifadesi kullanılan tüm yazışmaların açıkça kamuoyuna sunulması gerektiğini belirtiyor. Sürecin seyrinde, belediye ve kooperatif yönetimlerinin şeffaflık düzeyi ile müteahhit seçimi ve sözleşme revizyonlarının ayrıntıları belirleyici olacak.
Gündemdeki başlıklar: Mağduriyetin telafisi ve kurumsal itibar
Mağdur olduğunu belirten üyelerin öncelikli talebi, “ödenen bedellerin güvence altına alınması ve projelerin takvimlendirilmesi.” Uzmanlara göre, mevcut sözleşmelerdeki tadilatların gerekçeleriyle birlikte açıklanması, bağımsız keşif ve metraj denetimlerinin paylaşılması, ilerleme yüzdeleri ve nakit akışının kalem kalem duyurulması, hem hukuki sürece hem de kamu güvenine katkı sağlayacak. Davanın seyri, benzer kooperatif projelerine emsal teşkil edebileceği için yakından izleniyor.
