Eski AKP’li Hüseyin Kocabıyık tutuklandı: Beni cezaevine atarak susturamazsınız

Eski AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla tutuklandı. Kocabıyık, sözlerinin siyasal eleştiri olduğunu savunarak “Beni cezaevine atarak susturamazsınız” dedi. Dosya, ifade özgürlüğü–hakaret çizgisinin yeniden tartışıldığı bir sürece işaret ediyor.

Eski AKP’li Hüseyin Kocabıyık tutuklandı: Beni cezaevine atarak susturamazsınız

Eski AKP’li Hüseyin Kocabıyık tutuklandı: “Beni cezaevine atarak susturamazsınız”

YEREL GÜNDEM / ANKARA–İSTANBUL, Türkiye

Gözaltından tutuklamaya giden süreç

AKP’nin eski İzmir milletvekili Hüseyin Kocabıyık, “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla tutuklandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında sabah saatlerinde Ankara’daki evinde gözaltına alınan Kocabıyık, emniyetteki işlemlerinin ardından talimatla Ankara Adliyesi’ne sevk edildi. SEGBİS üzerinden İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimliği’ne ifade veren Kocabıyık, suçlamaları kabul etmedi ancak mahkeme tutuklama kararı verdi. Eski vekil, “Beni kimse cezaevine atarak susturamaz” açıklamasını yaparak karara tepki gösterdi.

Suçlama, savunma ve mahkeme kararı

Soruşturmanın temelinde Kocabıyık’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik ifadeleri bulunuyor. Kocabıyık savunmasında, sözlerinin “anayasal çerçevede bir siyasal eleştiri” olduğunu vurguladı: “Makamı hedef almadım, yürütmenin başında olan kişiyi eleştirdim. Öneri ve uyarı mahiyetindeki sözlerim hakaret değildir.” Buna karşın mahkeme, katalog suçlar arasında yer almayan bu isnadın somut delil durumu, dosyanın kapsamı ve kaçma/karartma şüphesi değerlendirmesiyle tutuklama tedbirinin uygulanmasına hükmetti. Kocabıyık’ın avukatlarının karara itiraz hazırlığında olduğu belirtildi.

Siyasi arka plan: İhraç, röportaj ve tartışmalar

Kocabıyık, kısa süre önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki yargı sürecine ilişkin sert eleştirilerinin ardından AKP’den ihraç edilmişti. Kamuoyunda geniş yankı uyandıran bir röportajında parti içi mekanizmalara yönelik iddialarını dile getiren Kocabıyık, “AK Parti herkese bir şey dağıtıyor… İtiraz edince geri alıyorlar” şeklindeki sözleriyle dikkat çekmişti. “Sen kendine darbe yaptın” ifadesi üzerinden alevlenen tartışmalar, eski vekilin X hesabından paylaştığı 1999 tarihli Pınarhisar Cezaevi fotoğrafını yeniden gündeme taşıdı. Kocabıyık son açıklamasında, “Bu benim için nişane” diyerek, tutuklanmasının siyasal mücadelesini durdurmayacağını savundu.

Hukukî çerçeve: İfade özgürlüğü–hakaret çizgisi

Türk Ceza Kanunu’nda “cumhurbaşkanına hakaret” suçu, kamu görevlisine karşı işlenen hakaretten ayrı bir düzenleme olarak yer alıyor. Uygulamada mahkemeler, siyasal eleştiri ile kişilik haklarına saldırı arasındaki ince çizgiyi; sözün bağlamı, hedefi, üslubu ve kamu yararı kriterleri üzerinden değerlendiriyor. Son dönemde AYM ve AİHM içtihatlarında, demokratik toplumlarda siyasetçilere yönelik sert eleştirilerin daha geniş bir hoşgörü alanına sahip olduğuna vurgu yapılırken, hakaretin kişisel onur ve saygınlığı amaçlı tahkir düzeyine çıkması hâlinde cezai yaptırımın devreye girebileceği belirtiliyor. Kocabıyık dosyasında da tartışmanın merkezinde, sözlerin “siyasal eleştiri mi, yoksa kişisel hakarete varan itham mı” olduğu sorusu bulunuyor.

Süreç nasıl ilerleyecek?

Tutuklama kararının ardından dosyada birkaç olasılık öne çıkıyor:

  • İtiraz–tahliye: Savunma makamı, tutuklamanın ölçüsüz olduğu gerekçesiyle üst mahkemeye itiraz edecek.

  • İddianame ve yargılama: Savcılık iddianame düzenlerse, dosya esas hâline geldiğinde duruşma takvimi netleşecek.

  • Delil değerlendirmesi: Dijital içerikler, röportaj kayıtları ve paylaşım bağlamı, bilirkişi/uzman mütalaasıyla birlikte mahkemenin önüne konacak.

Bu süreçte, ifade özgürlüğü sınırları, siyaset-yargı ilişkisi ve kamuoyunun bilgi alma hakkı gibi başlıklar yeniden tartışma odağına yerleşecek.

Olası siyasi etkiler

Kocabıyık’ın tutuklanması, iktidar ve muhalefet hattında farklı okumalara kapı aralıyor. İktidar cephesi “hukuki süreçlerin bağımsız işlediğini” vurgularken, muhalefet “eleştiri özgürlüğünün cezalandırıldığı” görüşünde. Yerel ve genel siyasi takvimin yaklaştığı bir dönemde, bu dosyanın parti içi dengeler ve kamuoyu algısı üzerinde etkili olup olmayacağı önümüzdeki günlerde daha net görülecek.


www.yerelgundem.com