Köy Enstitülerinde Hümanizm ve Doğa Sevgisi: Köylüm'den Evrensele Uzanan Yol

Gönen Köy Enstitüsü öğrencileri, hümanizm duygusuna tarih derslerinde, doğa sevgisine ise tarımsal çalışmalarda ulaştı. “Köylüm” sözcüğüyle şekillenen bu kültür, ulusal duygudan evrensele giden yolun temelini oluşturdu.

Köy Enstitülerinde Hümanizm ve Doğa Sevgisi: Köylüm'den Evrensele Uzanan Yol

Köy Enstitülerinde Hümanizm ve Doğa Sevgisi: “Köylüm”den Evrensele Uzanan Yol

YUSUF GÜNDÜZ / YEREL GÜNDEM / ISPARTA

Köy Enstitüleri yalnızca eğitim kurumları değil, aynı zamanda genç bireylerin duygusal ve kültürel gelişiminde birer dönüm noktasıydı. 1940’lı yılların Gönen Köy Enstitüsü öğrencileri, tarih derslerinde keşifleri bir macera romanı gibi okurken hümanizme, tarım ve doğa çalışmalarıyla da toprak sevgisine ulaşıyordu.


Hümanizmin Temeli: Keşifler ve İcatlara Saygı

Kristof Kolomb’un yolculukları, Amerigo Vespucci’nin yeni kıtayı tanımlaması, Macellan’ın dünya turu… Öğrenciler bu hikâyeleri okurken milliyet veya ırk ayrımı gözetmeksizin hayranlık duyuyordu. Tren, otomobil, telefon gibi icatlar da aynı coşkuyla tartışılıyor, insanlığa katkıda bulunan her birey “insanca saygı” ile anılıyordu.


“Köylüm” Sözcüğünün Gücü

Köy Enstitüsü öğrencilerinin dilinde “Köylüm” sözcüğü, arkadaşım, kardeşim, dostum ve hemşerim anlamına geliyordu. Öğrenciler bu sözcükle birbirlerini selamlarken, köylünün ülke için taşıdığı değeri de yüreklerinde hissediyorlardı. Atatürk’ün “Ülkenin gerçek sahibi, gerçek üretici olan köylüdür” sözü, hem zihinlerde hem de kalplerde yol göstericiydi.


Doğa ile Bütünleşen Eğitim

Enstitü öğrencileri, toprakla iç içe büyüyordu. Gönen ovasında yapılan tarımsal denemeler ve tarlalarda yürütülen ekim-dikim çalışmaları, yalnızca üretim değil, aynı zamanda doğa sevgisini pekiştiriyordu. Öğrenciler oraklarla ekin yolarken şarkılar söyleyip halk oyunları oynuyor, coşku dolu anları ulusal duygu ve doğa sevgisiyle harmanlıyordu.


Kirizma Deneyi: Toprağın Canlanışı

Yerleşke yakınında satın alınan kireçleşmiş 5 dönümlük tarla, “kirizma” yöntemiyle yeniden canlandırıldı. Öğrencilerin kazdığı hendekler ve taşınan topraklarla tarla adeta yeniden doğdu. Birkaç ay sonra buğdayların boyu 1,5 metreye ulaştığında, öğrenciler tarlaya bakarak kendi emeğinin ürünüyle gurur duydu. Bu an, doğa ile bütünleşmenin en somut göstergesiydi.


Hümanizmden Doğaya, Doğadan Evrensele

Köy Enstitüsü öğrencileri, 10 yıllık eğitim sürecinde yalnızca öğretmen değil, aynı zamanda hümanist bireyler olarak yetişiyordu. Aile sevgisinden ulusal duygulara, oradan hümanizme ve doğa sevgisine uzanan bu yolculuk, genç yaşta öğretmen olan bu bireylerin evrensel aşamaya hazırlandıklarını gösteriyordu.


www.yerelgundem.com