Öcalan'ın Çağrısı İçin Hangi Tarihler Konuşuluyor?
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
Öcalan’ın Çağrısına Yönelik Beklentiler Artıyor
DEM Parti heyetinin 28 Aralık 2024 ve 22 Ocak 2025’te İmralı’ya gerçekleştirdiği ziyaretlerin ardından, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın yapması beklenen çağrı için tarih tahminleri gündeme geldi. Özellikle, Öcalan’ın bu açıklamayı Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirilişinin yıl dönümü olan 15 Şubat’ta yapabileceği konuşuluyor. Ancak, farklı siyasi çevrelerde çağrının Şubat ayının sonunda veya en geç Mart başında gerçekleşeceği yönünde de beklentiler var.
DEM Parti: Öcalan, Sadece Silah Bırakma Çağrısı Yapmayacak
DEM Parti kaynakları, Öcalan’ın açıklamasının yalnızca “silah bırakma” çağrısıyla sınırlı olmayacağını, geniş kapsamlı bir yol haritası içereceğini belirtiyor. Bu sürecin yalnızca PKK’yı değil, Suriye’deki YPG yapılanmasını, DEM Parti’yi ve PKK’nın Avrupa’daki organizasyonlarını da kapsayacağı belirtiliyor.
Parti yetkilileri, Öcalan’ın çağrısının ardından örgüt ve diğer Kürt siyasi hareketleri arasında bir tartışma sürecinin başlamasının planlandığını ifade ediyor. Bunun için geniş katılımlı bir Kürt konferansı düzenlenebileceği konuşuluyor.
Öcalan’ın Çağrısının Zamanlaması Netleşiyor
DEM Parti Eş Başkanı Tülay Hatimoğulları, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Öcalan’ın çağrısı 15 Şubat’a yetişmeyebilir, ancak bu ay içinde tarihi bir açıklama bekliyoruz" dedi.
Öcalan’ın açıklamasıyla ilgili Ankara kulislerinde, silah bırakma çağrısının kesin olduğu ve bunun, iktidarın sürece nasıl yaklaşacağıyla doğrudan bağlantılı olacağı konuşuluyor.
Barzani Görüşmesi Öcalan’ın Talebiyle Gerçekleşti
Öcalan’ın çağrısına zemin hazırlamak amacıyla DEM Parti heyeti, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani ve Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesut Barzani ile bir görüşme gerçekleştirecek. Heyet, ardından Süleymaniye’ye geçerek Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) lideri Bafel Talabani ve diğer siyasi figürlerle görüşmeler yapacak.
DEM Parti kaynakları, bu görüşmelerin Öcalan’ın talebi doğrultusunda planlandığını ifade ediyor ve tüm tarafların sürece katkı sağlamasının amaçlandığını belirtiyor.
Öcalan’ın Çağrısı Neleri Kapsayacak?
DEM Parti kaynaklarına göre, Öcalan’ın çağrısı yalnızca silah bırakmayı içermeyecek, aynı zamanda şu konulara da değinecek:
- Türkiye’de çatışmaların tamamen sona ermesi için izlenecek yol haritası
- TBMM’nin çözüm sürecinde merkezi bir rol üstlenmesi gerektiği vurgusu
- Kürt sorununun çözümü için demokratik bir anayasa sürecinin başlatılması
- Suriye’deki Kürtlerin statüsü ve bölgesel gelişmeler hakkında mesajlar
- Öcalan’ın, örgütle daha doğrudan iletişim kurabilmesi için tecrit koşullarının kaldırılması talebi
MHP ve AKP'nin Beklentileri Neler?
Süreci yakından takip eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, geçtiğimiz yıl yaptığı açıklamada Öcalan’a "örgütü lağvet, Meclis’te DEM Parti grubunda konuş" çağrısında bulunmuştu. Süreç ilerlerken Bahçeli’nin bu konuda belirgin bir tutum sergileyip sergilemeyeceği merak ediliyor.
MHP kanadında, Bahçeli’nin geçirdiği sağlık operasyonuna rağmen süreci dikkatle izlediği ve olası gelişmelere yönelik hazırlık içinde olduğu belirtiliyor. Öte yandan AKP ve hükümet kanadında Öcalan’ın yapacağı çağrının “devletin terörle mücadelesini zayıflatmayacağı” yönünde bir yaklaşım benimsendiği ifade ediliyor.
Kayyum ve Terör Operasyonları Devam Edecek mi?
Öcalan’ın çağrısının beklenildiği süreçte, hükümetin güvenlik politikaları da tartışma konusu olmaya devam ediyor. DEM Partili belediyelere kayyum atamalarının süreceği, başta Van olmak üzere yeni atamaların yapılabileceği belirtiliyor.
Özellikle İstanbul’da bazı CHP’li belediyelere yönelik "kent uzlaşısı" adı altında yürütülen operasyonlar, iktidarın çözüm süreci ile güvenlik politikalarını ayrı tuttuğunu göstermesi açısından önemli bir mesaj olarak yorumlanıyor.
DEM Parti yetkilileri, Öcalan’ın yapacağı çağrının ardından demokratikleşme adımlarının hız kazanabileceği görüşünü dile getiriyor.
Sürecin Geleceği Belirsizliğini Koruyor
Öcalan’ın çağrısının nasıl bir etki yaratacağı ve hükümetin bu süreci nasıl yöneteceği belirsizliğini koruyor. Ancak Ankara kulislerinde konuşulanlara göre, önümüzdeki haftalar, Kürt meselesinin çözümüne yönelik yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.
www.yerelgundem.com