Halep’te temkinli sükûnet : Şam–SDG hattında ateşkes ilanı ve tartışmalı başlıklar

Halep’te Şam–SDG hattında günler süren çatışmaların ardından ateşkes ilan edildi. Gerginliğin odağında 10 Mart entegrasyon mutabakatının uygulanması, seçimlerin kapsayıcılığı ve sivil güvenliği var; kalıcı barış için şeffaf ve doğrulanabilir bir yol haritası şart.

Halep’te temkinli sükûnet : Şam–SDG hattında ateşkes ilanı ve tartışmalı başlıklar

Halep’te ‘temkinli sükûnet’: Şam–SDG hattında ateşkes ilanı ve tartışmalı başlıklar

YEREL GÜNDEM / HALEP, Suriye

Ateşkes duyurusu: Çatışmadan masaya

Halep’te Kürt nüfusun yoğun olduğu Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde günlerdir süren çatışmaların ardından, Şam yönetimi ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında ateşkes ilan edildi. Sabah saatleri itibarıyla sahada “göreceli sükûnet” gözlemlenirken, tarafların karşılıklı suçlamaları sürüyor. Resmî açıklamalarda ordu birliklerinin “yeniden konuşlanma” kapsamında hareket ettiği, yeni bir geniş çaplı operasyon niyeti taşınmadığı belirtildi.

Gerilimin kökleri: 10 Mart mutabakatının gölgesi

Taraflar arasındaki gerilim, SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonunu da kapsayan 10 Mart mutabakatının uygulamasındaki tıkanmalara bağlanıyor. Yaz aylarında derinleşen anlaşmazlıklar, Ağustos’tan itibaren Halep çevresinde yer yer çatışmaya dönüştü. Son dalga, Şeyh Maksud ve Eşrefiye’de kuşatma, topçu ateşi ve insansız hava araçlarının kullanıldığı iddialarıyla tırmandı. Bölgedeki iletişimin kesildiğine dair raporlar, sahadaki sivil hayatın da ciddi biçimde etkilendiğini gösterdi.

Seçimlerin etkisi: Sandık kurul(a)mayan üç eyalet

Esad sonrası dönemin ilk Halk Meclisi seçimleri 5 Ekim’de yapıldı; ancak Haseke ve Rakka ile Dürzi nüfusun çoğunlukta olduğu Süveyda’da sandık kurulmadı. Geçici hükümet güvenlik ve istikrar gerekçesini öne sürerken, SDG çizgisindeki aktörler seçimleri “kapsayıcı ve demokratik değil” diyerek eleştirdi. Halep’teki tansiyonun, seçim takvimine paralel biçimde tırmanması dikkat çekti.

Masadaki aracılar: Temas trafiği ve mesajlar

Ateşkesin hemen ardından SDG lideri Mazlum Abdi başkanlığındaki heyetin Şam’da temaslarda bulunduğu bildirildi. Washington’ın resmî söylemi “Kürtler için ayrı devlet” fikrine destek verilmediği yönünde; buna karşın mesajlar, “tüm Suriyelileri kapsayan iş birliği” vurgusuyla okundu. Sahadaki ateşkesin kalıcılığı ise, entegrasyon başlıklarının somut takvim ve doğrulanabilir yükümlülüklerle desteklenmesine bağlı.

Risk–fırsat dengesi: Üç kritik eşik

  1. Uygulama mimarisi: 10 Mart mutabakatının maddeleri; komuta-kontrol, iç güvenlik ve sivil idare alanlarında netleştirilmeden sahada disiplin sağlanamıyor.

  2. Sivil güvenliği: Şehir içi çatışma kalıpları, sivil kayıplar riskini artırıyor. İletişim ve lojistik hatlarının kesilmesi, insani erişimi zorlaştırıyor.

  3. Şeffaflık ve rıza: Ateşkes, tarafların kamuoyuna düzenli ve denetlenebilir bilgi akışıyla eşlik ettiğinde meşruiyet kazanabilir. Aksi hâlde “geçici sükûnet” kalıcı barışa evrilemiyor.

Önümüzdeki senaryo: Kırılgan barışın yol haritası

Kısa vadede, Halep’te ateşkesin takibi ve ihlallerin hızla tespiti belirleyici olacak. Orta vadede, entegrasyonun güvenlik bürokrasisi ve yerel yönetimlerle senkronize ilerlemesi gerekiyor. Uzun vadede ise, seçim süreçlerinin kapsayıcılığı ve yerel meşruiyet mekanizmalarının güçlendirilmesi, kalıcı istikrarın anahtarı olarak öne çıkıyor. Halep’teki temkinli sükûnet, ancak bu eşiklerin aşılmasıyla barışa dönüşebilir.


www.yerelgundem.com