Zehirlenme Açıklaması Gündemi Sarstı: Hakan Fidan'ın Sözleri Devlet Ciddiyetini Zedeliyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın “arsenik ve cıva ile zehirlendim” açıklaması Türkiye gündemini sarstı. Bu iddia MİT'in güvenliği ve devletin şeffaflığı açısından ne anlama geliyor?

Zehirlenme Açıklaması Gündemi Sarstı: Hakan Fidan'ın Sözleri Devlet Ciddiyetini Zedeliyor

Zehirlenme Açıklaması Gündemi Sarstı: Hakan Fidan'ın Sözleri Devlet Ciddiyetini Zedeliyor

YEREL GÜNDEM / ANKARA

Hakan Fidan'ın "beni zehirlediler" iddiası, istihbarat kurumlarının yetersizliğine mi işaret ediyor?

Türkiye Cumhuriyeti DİŞľileri Bakanı Hakan Fidan'ın katıldığı bir televizyon programında yaptığı “ağır arsenik ve cıva ile zehirlendim” açıklaması, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Eski MİT Başkanı olarak Türkiye'nin en hassas kurumu olan istihbarat yapısının tepe noktasında görev yapmış bir ismin, görevi süresince suikasta uğradığını ima etmesi tartışmalara neden oldu.

Ağır metal zehirlenmesi mi, siyasi manevra mı?

Fidan'ın sözleri arasındaki detaylar, basit bir zehirlenme vakasından öte, olası bir suikast girişimine işaret ediyor. Arsenik gibi sessiz öldüren zehirlerin kullanımı, tarih boyunca istihbarat savaşlarının bir parçası oldu. Ancak bu iddianın kamuoyunda gündeme getirilme şekli, hem devlet ciddiyeti hem de kurumların itibası açısından sorunlu bulunuyor.

Fidan'ın hedefi neydi, kamuoyu ne bekliyordu?

Programda Fidan'ın, kendisine yönelik ithamları yanıtlamak yerine bir "mağduriyet hikayesi" anlatması, daha fazla soru işaretine neden oldu. MİT Başkanlığı gibi kritik bir görevde bulunmuş bir ismin, bu tip bilgileri bu şekilde kamuoyuyla paylaşması, şeffaflıktan çok zafiyet algısı oluşturdu.

Zehirlenme gerçekse, MİT nasıl koruyamadı?

Zehirlenme iddiası doğruysa, bu MİT'in kendi başkanını bile koruyamaması anlamına gelir. Ülkenin istihbarat çatısı altında güvenlik zaafiyetlerinin yaşandığını ortaya koyar. Gerçek değilse, kamuoyunda algı oluşturmak için manipülatif bir söylem olarak algılanabilir. Her iki durumda da devlete olan güven zarar görmüş olur.

Cevapsız kalan iddialar daha büyük soru işaretleri doğuruyor

Hakan Fidan'ın mal varlığından oğlu hakkındaki iddialara, yabancı istihbaratlarla ilişkili söylentilere kadar pek çok başlık kamuoyunda yanıt bekliyor. Ancak bu konulara dair herhangi bir net açıklama ya da şeffaf bilgi sunulmamış olması, devletin bilgiye erişim hakkını engellediği gibi algılanıyor.

Zehirlenme iddiası MİT'’in üzerinde kara bir leke olarak kalır

Hakan Fidan'ın sözleri ne kadar doğruluk taşırsa taşısın, bu açıklamalar MİT'in şu anki imajını ve itibarlını doğrudan zedeliyor. Böylesi iddialar ya ciddiyetle soruşturulmalı ya da kurum içi prosedürlere göre değerlendirilip şeffaflıkla kamuoyuna sunulmalı. Aksi halde, bu tip açıklamaların ardından gelen sessizlik, sadece spekülasyonları artırır.

www.yerelgundem.com

Kaynak: Serdar Akinan / Youtube