Cumhurbaşkanlığı Adaylığı ve Halkın Tercihi: CHP’nin Stratejik Açmazı

CHP’nin cumhurbaşkanı adayını parti içi oylamayla belirleme planı, hem iç çekişmelere hem de seçim başarısını riske atan bir adıma dönüşebilir. Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu arasındaki rekabetin sertleşmesi, CHP’nin halkın genel eğilimlerine uygun bir aday çıkarma konusunda stratejik hatalar yapabileceğini gösteriyor.

Cumhurbaşkanlığı Adaylığı ve Halkın Tercihi: CHP’nin Stratejik Açmazı

Cumhurbaşkanlığı Adaylığı ve Halkın Tercihi: CHP’nin Stratejik Açmazı

YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE

CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirleme yöntemi, parti içinde yeni bir tartışmayı alevlendirdi. Partiye kayıtlı 1 milyon 600 bin üyenin oylarıyla belirlenecek aday modeli, parti içi çekişmeleri artıracağı gibi, seçim sürecinde birlikteliği zedeleyebilecek bir adım olarak değerlendiriliyor.

CHP’nin Aday Belirleme Sürecindeki Riskler

CHP’nin öne çıkan iki ismi olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında rekabetin keskinleşmesi bekleniyor. Mansur Yavaş, parti içi oylama fikrine karşı çıkarken, Ekrem İmamoğlu ise bu yöntemi savunuyor.

Parti içinde yapılacak bir ön seçimde, kaybeden adayın ve destekçilerinin kazananı ne ölçüde destekleyeceği belirsiz. Bu durum, CHP’nin iç dengelerini zayıflatabilir ve muhalefet bloğunun birlik içinde hareket etmesini engelleyebilir.

Halkın Tercihi ve “İnanç” Faktörü

CHP’nin aday belirleme sürecinde en büyük handikaplarından biri, halkın siyasi tercihlerinde kimlik ve inanç faktörünün etkisini göz ardı etmesi. Prof. Dr. Erol Güngör’ün yıllar önce dile getirdiği gibi, halkın geniş kesimlerinde din ve geleneksel değerler siyasete yön veren en büyük etkenlerden biri.

Güngör’ün şu sözleri, CHP’nin halkla bağ kurma konusundaki sıkıntısını özetliyor:
"Halkın genel kanaatine göre, Türk milleti dindar oldukça yükselmiş ve yücelmiş, dinden uzak kaldıkça da kudretini kaybetmiştir. Münevverin (aydının) genel kanaatine göre ise Türk halkı dinin veya dini liderlerin tesiri altında kaldığı müddetçe gerilemiştir."

Bu bağlamda, CHP’nin halkın inançlarına duyarlı, daha geniş kitleleri kucaklayan bir aday profili belirlemesi gerektiği vurgulanıyor.

Mansur Yavaş mı, Ekrem İmamoğlu mu?

Kamuoyu yoklamalarında Mansur Yavaş’ın partiler üstü bir figür olarak AK Parti seçmeninden de oy alabileceği görülüyor. İmamoğlu ise, CHP’nin geleneksel tabanında güçlü bir destek görse de, muhafazakâr ve milliyetçi seçmene hitap etmekte zorlanıyor.

Mansur Yavaş’ın mevcut cumhurbaşkanının önünde çıktığı bazı anketler, CHP yönetimine önemli bir mesaj veriyor: Halk, kimlik ve inanç faktörlerini göz ardı etmeyen, merkez sağ seçmene de hitap eden bir adaya yöneliyor.

CHP’nin Adaylık Stratejisi ve Seçim Başarısı

CHP’nin aday belirleme sürecinde parti içi oylama yöntemiyle hareket etmesi, muhalefetin genel stratejisini zayıflatabilir. Parti yönetiminin, anketler ve halkın eğilimleri doğrultusunda bir aday belirlemesi, seçimin kazanılması açısından kritik önem taşıyor.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin kazanılabilmesi için sadece parti tabanına değil, daha geniş kitlelere hitap edebilecek bir aday profilinin öne çıkarılması gerektiği açıkça görülüyor.

www.yerelgundem.com