Yeni Çözüm Süreci Masada: Beklentiler Net, Engeller Belirsiz

DEM Parti, Erdoğan ve Adalet Bakanı ile yaptığı görüşmelerde Öcalan’a tecritin kaldırılmasını, hasta tutukluların salıverilmesini ve yeni infaz düzenlemelerini talep ediyor. Ancak İmamoğlu’nun tutukluluğu süreci zora sokuyor.

Yeni Çözüm Süreci Masada: Beklentiler Net, Engeller Belirsiz

Yeni Çözüm Süreci Masada: Beklentiler Net, Engeller Belirsiz

YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE

DEM Parti’nin Erdoğan görüşmesinden sonra gözler Adalet Bakanı Tunç’la buluşmaya çevrildi. Gündemde Öcalan'a tecrit, hasta tutuklular, infaz reformu ve Meclis rolü var. Ancak İmamoğlu davası sürecin önünde ciddi bir risk olarak öne çıkıyor.

Türkiye, çözüm süreci olarak bilinen ve geçmişte yarıda kalan önemli bir siyasi diyaloğun yeniden canlanma sinyallerini alıyor. DEM Parti heyetinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığı sürpriz görüşmenin ardından gözler şimdi Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile yapılacak kritik buluşmaya çevrildi. Görüşmenin temel konusu Kürt sorununun çözümünde yeni bir sürecin başlatılıp başlatılamayacağı.

Adalet Bakanı ile görüşmede hangi başlıklar öne çıkacak?
DEM Parti’nin ileteceği temel talepler arasında Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması, görüşme imkânının genişletilmesi, hasta tutuklulara ilişkin yasal düzenleme, yeni bir infaz sistemi ve TBMM’de çözüm sürecine yönelik bir komisyon kurulması yer alıyor. DEM Parti kaynaklarına göre bu taleplerden bazıları 10. Yargı Paketi kapsamına alınabilir.

Parti, cezası dolmasına rağmen serbest bırakılmayan siyasi tutuklularla ilgili de infaz hukukundaki ayrımcılıkların kaldırılmasını istiyor. Bu taleplerin Türkiye'nin demokratikleşmesi açısından kilit önemde olduğu vurgulanıyor.

PKK’nın kongresi ve Öcalan'ın “umut hakkı” beklentisi
Sürecin seyrinde kritik bir eşik de PKK’nın kendini feshetme kongresi olarak gösteriliyor. Devlet yetkilileri bu kongrenin gerçekleşmesini bir öncelik olarak belirtirken, DEM Parti’nin Öcalan’a kongreye “fiziki olarak olmasa da” başkanlık edebilmesini sağlayacak bir iletişim kanalının açılması yönünde talepleri bulunuyor. Öte yandan MHP lideri Bahçeli'nin daha önce gündeme getirdiği "umut hakkı"nın Öcalan için uygulanması talebi de DEM Parti tarafından dile getirilmeye devam ediyor.

İmamoğlu’nun tutukluluğu yeni süreci nasıl etkiliyor?
DEM Parti kulislerinde en çok konuşulan konulardan biri de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluğu. Parti yetkilileri bu durumu doğrudan bir siyasi operasyon olarak değerlendiriyor ve 19 Mart'taki bu gelişmenin çözüm sürecine büyük zarar verdiği görüşünde. Görüşmelerde ismi açıkça geçmese de İmamoğlu’nun durumunun “hukuksuzluk ortamının bir simgesi” olarak hükümete iletildiği ifade ediliyor.

Parti, İmamoğlu davasının yeni çözüm sürecinin inandırıcılığını zedelediğini düşünüyor ve iktidarın samimiyetini göstermesi için bu konuda geri adım atmasını bekliyor.

TBMM'de çözüm komisyonu çağrısı
DEM Parti, Meclis'in bugüne kadar pasif kaldığını ve çözüm sürecinde aktif rol üstlenmesi gerektiğini savunuyor. Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit yaptığı çağrıda, Meclis’in sadece izleyici değil, çözümün parçası olması gerektiğini ifade etti.

Ayrıca Koçyiğit, yalnızca İmralı heyeti değil, aydınlar, sivil toplum temsilcileri ve farklı siyasi partilerden isimlerin de Öcalan ile görüşebilmesi gerektiğini savunarak, çözüm sürecine toplumsal meşruiyet kazandıracak daha geniş bir diyalog zemini öneriyor.

Süreç başlayacak mı, tıkanacak mı?
DEM Parti’nin “müzakere ve mücadele eş zamanlı yürümeli” görüşüyle hareket ettiği ve Adalet Bakanı ile yapılacak ilk görüşmenin daha genel çerçevede geçeceği ancak devamının geleceği düşünülüyor. Bu bağlamda süreç kısa vadeli değil, orta vadeli bir strateji olarak ele alınıyor.

Ancak sürecin başarılı olabilmesi için sadece taleplerin iletilmesi değil, iktidarın da toplumsal güven inşa edecek adımlar atması gerektiği vurgulanıyor. Bu nedenle İmamoğlu’nun hukuki durumu gibi kritik meselelerin çözülmesi, sürecin geleceği açısından belirleyici olacak.


www.yerelgundem.com