Erdoğan'ın Usta Satranç Oyunu: 2017 Referandumu Hamlesi ve Siyasi Gelecek
İYİ Parti ve CHP'nin 2017 referandumunu yargıya taşıma hazırlığı, Cumhurbaşkanı Erdoğan için bir fırsat olarak yorumlanıyor. Analizler, bu hamlenin Erdoğan'ın siyasi dehasıyla iktidarını pekiştireceğini gösteriyor.

YUSUF İNAN YAZDI...
Erdoğan'ın Usta Satranç Oyunu: 2017 Referandumu Hamlesi ve Siyasi Gelecek
Türkiye siyaseti, her anı bir sonraki hamleyi belirleyen karmaşık bir satranç oyununa benziyor. Son dönemde ortaya atılan bir iddia ise, bu oyunun en kritik hamlelerinden birine işaret ediyor: İYİ Parti ve CHP'nin 2017 Anayasa Referandumu'nu yargıya taşıma hazırlığı. Bu girişim, muhalefet cephesi için bir zafer arayışı gibi görünse de, siyasi kulislerde ve halk nezdinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın büyük bir stratejik hamlesi olduğu konuşuluyor. Eğer iddialar doğruysa ve bu başvuru gerçekleşirse, Türkiye'nin siyasi haritası yeniden çizilebilir.
Muhalefetin Referandum Hamlesi
2017 Referandumu, oyların mühürsüz olmasıyla ilgili tartışmalarla hafızalara kazınmıştı. Dönemin YSK Başkanı Sadi Güven'in "mühürsüz oyların geçerli sayılması" yönündeki kararı, muhalefet tarafından o günden bu yana sürekli sorgulanıyor. Şamil Tayyar'ın o dönem yaptığı "mühürsüz oylar mahkeme kararıyla iptal edilebilir" açıklaması, şimdi İYİ Parti ve CHP'nin elindeki en güçlü kozlardan biri gibi görünüyor. Sızan bilgilere göre, her iki parti de bu konuyu yargıya taşıyacak bir başvuru hazırlığı içinde. Peki, bu hamle gerçekten muhalefetin lehine bir sonuç doğurur mu? Yoksa bu, Erdoğan'ın beklediği bir fırsat mı?
Erdoğan'ın Usta Stratejisi
Analizlere göre, Erdoğan'ın bu hamleyi öngördüğü ve hatta beklediği düşünülüyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin kurucusu olan Erdoğan, bu sistemin iptal edilmesi durumunda bile siyasi gücünü koruyacak bir formül arayışında. Eğer mahkeme 2017 Referandumu'nu iptal ederse, Türkiye parlamenter sisteme geri dönecek. Ancak bu geçiş süreci, muhalefet için bir zafer değil, belki de büyük bir yenilginin başlangıcı olabilir.
Parlamenter sisteme dönüş, Cumhurbaşkanını yeniden TBMM'nin seçmesi anlamına gelir. Mevcut TBMM aritmetiğinde Erdoğan'ın yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesinin önünde herhangi bir engel bulunmuyor. Bu durum, onun siyasi dehasını bir kez daha kanıtlayacak, çünkü bu sayede muhalefetin hamlesi, bumerang gibi onlara geri dönecektir.
Yeni Bir Başarı Hikayesi: Emine Erdoğan Faktörü
Senaryo, parlamenter sisteme geçişle sınırlı kalmayabilir. Siyasi çevrelerde konuşulan bir diğer iddia ise Erdoğan'ın, Ak Parti'nin başına eşi Emine Erdoğan'ı getireceği yönünde. Eğer bir erken genel seçime gidilirse, Emine Erdoğan'ın liderliğindeki Ak Parti'nin en yüksek oyu alması ve iktidarı sürdürmesi bekleniyor. Bu hamle, Ak Parti için "bitti, tükendi" yorumlarına rağmen, yepyeni bir başarı hikayesi yazılmasına zemin hazırlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, hükümeti kurma görevini eşine vermesiyle siyasi hanedanlık pekişir.
Bu durum, CHP'nin kendi iç çekişmeleriyle meşgul olduğu bir döneme denk gelmesiyle Ak Parti için büyük bir avantaj yaratır. Özgür Özel, Kemal Kılıçdaroğlu ve Ekrem İmamoğlu arasındaki güç savaşları, muhalefeti zayıflatırken, Ak Parti'nin iktidar ömrü uzamış olur.
Muhalefetin Vizyonsuzluğu ve Erdoğan'ın Dehası
Bu senaryo, Erdoğan'ın rakipsiz siyasi dehasını bir kez daha gözler önüne seriyor. Muhalefetin, kendi iç meseleleriyle boğuşurken, iktidara karşı attığı her adımın ustalıkla manipüle edildiği ve aleyhlerine çevrildiği düşünülüyor. Muhalefetin hayalleri ve stratejileri, Erdoğan'ın satranç tahtasındaki birkaç hamle ötesini görme yeteneğine yetişemiyor. Bu, yalnızca Türkiye'nin değil, tüm dünyanın da Erdoğan'ın siyasi manevralarını izlemesine neden olacak bir durum.
YUSUF İNAN / YURTTA SULH CİHANDA SULH
Twitter : @Yusufinan2023
Instagram : yusufinan2023
Instagram : fondinan2016
Email : [email protected]
Web: www.yerelgundem.com